İnsan hakları tüm insanların, insanlık onuruna yaraşır bir yaşam sürebilmeleri için talep edebilecekleri haklardır. Kaynağını doğal hukuk öğretisinden alan insan hakları düşüncesi, zaman içerisinde gelişim göstermiş ve insan haklarının kapsamı tedrici olarak gelişmiştir. Çevre hakkı, yaşanan çevresel felaketler ve bu felaketlere dikkat çeken bilimsel ve uluslararası belgelerin etkisiyle bir dayanışma hakkı olarak 20. yüzyılın ikinci yarısında belirmiştir. Sağlıklı, dengeli ve kaliteli bir çevreye sahip olma düşüncesinin, insanların insanlık onuruna yaraşır bir yaşam sürebilmeleri amacı ile kesiştiği nokta çevre hakkının bir insan hakkı olarak var olma sebebine işaret etmektedir.
Belirli bir yörede yaşayanların ortak ihtiyaçlarını karşılamak için oluşturulan yerel yönetimler, hizmet sundukları yörenin çevresel değerlerini ve koşullarını en yakından takip edebilen kuruluşlardır. Bu özellikleri sebebiyle yerel yönetimler, çevre hakkı talebinin başat aktörleridir. Öte yandan doğal olarak insanların topluluk halinde, bir arada yaşamalarının bir sonucu olarak ortaya çıkan yerel yönetimler, bir toplum hakkı olarak çevre hakkının hayata geçirilebilmesinde önemli avantajlar sunmaktadır
Human rights are the rights that all people can demand so that they can live a life worthy of human dignity. The idea of human rights, which take sitssource from the doctrine of natural law, has developed over time and the scope of human rights has developed gradually. The right to environment emerged in the second half of the 20th century as a right of solidarity with the environmental disasters experienced and the impact of scientific and inter national documents drawing attention to these disasters. The point where the idea of having a healthy, balanced and high-quality environment intersects with the aim of enabling people to live a life worthy of human dignity points to the reason why the right to environment exists as a human right.
Local governments, which are created to meet the common needs of the peopleliving in a certain region, are the organizations that can closely follow the environmental values and conditions of the region they are located and serve. Due to these features, local governments are the leading actors of the environmental right demand. On the other hand, local governments, which naturally emerge as a result of peopleliving together as a community, offer important advantages in realizing the right to the environment as a community right.
Human rights rights of solidarity environment local governments
| Birincil Dil | Türkçe |
|---|---|
| Konular | Kamu Yönetimi |
| Bölüm | Makaleler |
| Yazarlar | |
| Erken Görünüm Tarihi | 23 Haziran 2025 |
| Yayımlanma Tarihi | 30 Haziran 2025 |
| Gönderilme Tarihi | 7 Ağustos 2024 |
| Kabul Tarihi | 19 Mart 2025 |
| Yayımlandığı Sayı | Yıl 2025 Cilt: 21 Sayı: 1 |
İletişim Adresi: Bolu Abant İzzet Baysal Üniversitesi İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi Ekonomik ve Sosyal Araştırmalar Dergisi 14030 Gölköy-BOLU
Tel: 0 374 254 10 00 / 14 86 Faks: 0 374 253 45 21 E-posta: iibfdergi@ibu.edu.tr
ISSN (Basılı) : 1306-2174 ISSN (Elektronik) : 1306-3553