Gerçekte birtakım farklılıklarla birlikte insanlığın ortak değeri ve
fiilî bir gerçeklik olan ahlâk, ilmî bir disiplin olma hüviyetine filozofların
çalışmalarıyla kavuşmuştur. Filozoflar ahlâkı pratik felsefenin en önemli dalı
olarak ele almışlar ve onu geliştirdikleri nefis teorisinden hareketle felsefî
bir disiplin halinde ortaya koymuşlardır. İnsanlar arası ilişkilerde
vazgeçilmez bir temel işlevi gören ahlâk, nefsin güçleri, huy, erdem, erdemsizlik,
yetkinlik, iyilik ve mutluluk kavramları ekseninde felsefî bir temel üzerine
oturtulmuş; birey, aile ve şehir halkı şeklinde genişleyen halkalarda nasıl
tezahür edeceği dakik bir anlatımla açıklığa kavuşturulmuştur. Bu makalede
özellikle Müslüman filozofların ahlâk felsefesinin gelişimindeki katkıları önce
sürece bağlı olarak, ardından kavram ve konuları açısından ele alınacaktır.
Even though it has some differences, as a common value and a reality, the
Ethics became a scholarly discipline through the works of philosophers. The Philosophers
saw the Ethics as the most important branch of the practical philosophy and
constructed it as a philosophical discipline through the nafs theory which they
have developed. This article examines the contributions of Muslim philosophers
to the development of ethical philosophy, firstly as a process, and secondly as
a conceptual and thematic set.
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Konular | Din Araştırmaları |
Bölüm | Dosya Yazıları |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 26 Mayıs 2014 |
Gönderilme Tarihi | 5 Ocak 2014 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2014 Sayı: 28 |