The Ottoman Empire, which suffered great land losses with the Karlowitz Treaty, will want to save the lost lands. However, it is clear that the Ottoman Empire was not strong enough to fight with such an alliance. Under these circumstances, it would have been more rational to fight these states separately. The Ottoman Empire was able to ensure that other states remained neutral in the war with Russia. The next destination was Venice. War was declared because Venice acted against the terms of the treaty. The Ottoman Empire made efforts to ensure that Austria remained neutral in this war, but could not prevent the formation of a new alliance against it. Some successes were achieved on the Venetian front, but the conditions on the Austrian front were against the Ottoman Empire. With the help of states such as England and the Netherlands, the parties agreed to sit at the negotiating table. One of the important issues that forced the Ottoman Empire in the negotiations is the Venice issue. In this study, it is aimed to evaluate this negotiation process from the perspective of the Ottoman Empire. Based on the Esnâ-ı Musalahada Tevârüd Eden Mekâtib, which includes the letters of the Ottoman executives participating in the negotiations, and its copies, the perspective of the Ottoman Empire on the Venice issue in the negotiation process and its diplomatic moves during the negotiations were tried to be evaluated. Although the Ottoman Empire did not want to negotiate with Venice, which it saw as responsible for the war, it had to accept it because Austria stipulated a treaty with Venice as a precondition for peace.
Karlofça Antlaşması ile oldukça büyük toprak kayıplarına uğrayan Osmanlı Devleti kaybettiği toprakları kurtarmak isteyecektir. Ancak artık Osmanlı Devleti’nin böyle bir ittifak ile savaşacak güçte olmadığı ortadadır. Bu şartlar altında bu devletler ile ayrı ayrı savaşmak daha akılcı bir yöntem olabilirdi. Osmanlı Devleti Rusya ile yaptığı savaşta diğer devletlerin tarafsız kalmasını sağlayabilmişti. Bundan sonraki hedef Venedik idi. Venedik’in antlaşma şartlarına aykırı davranması dolayısıyla savaş açılmıştı. Osmanlı Devleti bu savaşta Avusturya’nın tarafsız kalmasını sağlamak için çaba sarf etmiş, ancak kendisine karşı yeni bir ittifakın oluşmasını engelleyememiştir. Venedik cephesinde bir kısım başarılar kazanılmış ancak Avusturya cephesinde şartlar Osmanlı Devleti’nin aleyhine gerçekleşmiştir. İngiltere ve Hollanda gibi devletlerin tavassutlarıyla taraflar müzakere masasına oturmayı kabul etmişlerdir. Müzakerelerde Osmanlı Devleti’ni zorlayan önemli konulardan bir tanesi Venedik meselesidir. Bu çalışmada Osmanlı Devleti’nin bakış açısından bu müzakere sürecinin değerlendirilmesi hedeflenmiştir. Müzakerelere katılan Osmanlı murahhaslarının mektuplarının yer aldığı “Esnâ-ı Musâlahada Tevârüd Eden Mekâtib” ve nüshalarından hareketle Osmanlı Devleti’nin müzakere sürecinde Venedik meselesine bakış açısı ve müzakereler sürecindeki diplomatik hamleleri değerlendirilmeye çalışılmıştır. Osmanlı Devleti savaşın sorumlusu olarak gördüğü Venedik ile müzakere etmek istemese de Avusturya’nın barışın ön şartı olarak Venedik ile antlaşma yapılmasını şart koşması dolayısıyla kabul etmek zorunda kalmıştır.
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Bölüm | Makaleler |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 8 Ekim 2022 |
Gönderilme Tarihi | 8 Mart 2022 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2022 |
Elektronik Sosyal Bilimler Dergisi (Electronic Journal of Social Sciences), Creative Commons Atıf-GayriTicari 4.0 Uluslararası Lisansı ile lisanslanmıştır.
ESBD Elektronik Sosyal Bilimler Dergisi (Electronic Journal of Social Sciences), Türk Patent ve Marka Kurumu tarafından tescil edilmiştir. Marka No:2011/119849.