Whereas human beings are only seem to” have” cognitive processes they have the knowledge about the process itself as well. This process, which is known as metacognition should be taken as a system responsible for the proper functioning of whole memory system via its executive role in information processing. .Despite some differences on naming and defining the term metacognition in literature, researchers agreed on the fact that metacognition has two general aspects; monitoring and controlling. When taken from a developmental perspective an increment takes start in information processing capacity and functionality of cognitive functions directly related with executive functions including non-verbal reasoning, decision making, problem solving, abstracting, using the acquired information and producing new information of adolescents by the age 11 which is the onset of the formal operational stage. Thus level of metacognitive development might be an indicator and predictor of the general developmental status of executive functions such as decision making in adolescents. A total of 150 adolescents (75 female and 75 male) attended different schools in European and Anatolian sides of Istanbul participated in this study in which relation among metacognitive functions, decision making and locus of control was inquired. Another goal of this study was take the relation among metacognitive function and some socio-demographic features such as age, sex, educational status of the parents and family structure under investigation. Results underpin that the level of metacognitive functionality as a prominent predictor of decision making and locus of control in first years of adolescence period
Metacognition metacognitive functions decision making locus of control
İnsanoğlu sadece bilişsel süreçlere sahip gibi görünse de aslında bilişler hakkında bilgiye de sahiptir. Üst-biliş olarak da adlandırılan bu süreç bilgi işleme sürecinde en üstte bulunarak, bellekteki tüm işleyişten sorumlu bir sistem olarak ele alınmaktadır. Adlandırma ve tanımlama noktasındaki farklılıklara rağmen araştırmacılar tarafından üst-biliş kavramının iki genel boyutu olduğu konusunda görüş birliğine varıldığı görülmektedir; izleme ve kontrol. Öte yandan soyut işlemler döneminin başladığı on bir yaşla birlikte ergenlerin sözel olmayan akıl yürütme, karar verme, problem çözme, soyutlama, anlama, kazanılmış bilgiyi kullanma, yeni bilgi üretme gibi bilişsel fonksiyonlarının hızında ve işlevselliğinde artış yaşanmaktadır. Ergenlik döneminde karar vermenin bilişsel gelişimin en son aşaması olan soyut işlemsel döneme denk geldiği görülmektedir. Soyut işlemler döneminin başladığı on bir yaşla birlikte ergenlerin sözel olmayan akıl yürütme, karar verme, problem çözme, soyutlama, anlama, kazanılmış bilgiyi kullanma, yeni bilgi üretme gibi bilişsel fonksiyonlarının hızında ve işlevselliğinde artış yaşanmaktadır. İstanbul Anadolu yakasında bulunan çeşitli okullarda eğitim gören toplam 150 ergenin katıldığı bu araştırmada üst-bilişsel işlevler ile karar verme ve denetim odağı arasındaki ilişki incelenmiştir. Sonuçlar üst-bilişsel işlevsellik düzeyinin ilköğretim düzeyindeki ergenlerde karar verme ve denetim odağının önemli bir yordayıcısı olabileceğine işaret etmektedir.
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Bölüm | İktisat |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 6 Ocak 2015 |
Gönderilme Tarihi | 6 Ocak 2015 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2015 |
Elektronik Sosyal Bilimler Dergisi (Electronic Journal of Social Sciences), Creative Commons Atıf-GayriTicari 4.0 Uluslararası Lisansı ile lisanslanmıştır.
ESBD Elektronik Sosyal Bilimler Dergisi (Electronic Journal of Social Sciences), Türk Patent ve Marka Kurumu tarafından tescil edilmiştir. Marka No:2011/119849.