Camiler her devirde, İslam toplumunun temelini oluşturmaktadır. Mahalleler veya yerleşmeler kurulurken önce caminin konumu belirlenmekte daha sonra etrafında sosyalleşme alanları oluşturulmaktadır. Mahalle veya yerleşmelerin şekillenip bir araya gelmesiyle de kent kurgusu oluşmaktadır. Bu kurguda cami etrafındaki sosyalleşme alanlarından biri olarak kentsel açık alanlar ön plana çıkmaktadır. Dini bir kamu yapısı olarak cami, kentsel açık alanlar ile kurduğu ilişkide sınırlar oluşturarak tamamen opak olabilir, kısmen kendini dışa açabilir veya sınırları ortadan kaldırıp geçirgen olarak kamusal alanın bir parçası olabilir. Bu durum camilerin kullanıcı profilini genişleterek, işlevlerini çeşitlendirerek ve kullanım yoğunluğunu artırarak değerine değer katmaktadır. Bu çalışmada Trabzon kentinde bulunan tarihi bir cami ve çevresindeki kentsel açık alan arasındaki ilişki durumunu incelemek ve iki mekân arasındaki geçirgenliği kullanıcı hareketleri üzerinden belirlemek amaçlanmıştır. 16.yy’da inşa edilen Gülbahar Hatun Camii, kentin en prestijli yapılarından biri olmasının yanı sıra kentte yoğun kullanıma sahip önemli bir kentsel açık alan olan Atapark ile ilişkisi nedeniyle çalışmanın materyalini oluşturmaktadır. Çalışmada, belirli gün ve saat aralığında gözlem tekniği uygulanmıştır. Elde edilen veriler, demografik, etkinlik ve kullanıcı hareketleri bağlamında değerlendirilmiştir.
Mosques form the basis of Islamic society in every era. When establishing neighborhoods or settlements, the location of the mosque is determined first, and then socialization areas are created around it. Urban fiction is formed by the formation and coming together of neighborhoods or settlements. In this setup, urban open spaces come to the fore as one of the socializing areas around the mosque. As a religious public building, the mosque can be completely opaque by creating boundaries in its relationship with urban open spaces, partially open to the outside, or it can be a part of the public space by eliminating the boundaries and being permeable. This adds value to the mosques by expanding their user profile, diversifying their functions, and increasing the intensity of use. In this study, it is aimed to examine the relationship between a historical mosque in the city of Trabzon and the urban open space around it and to determine the permeability between the two spaces through user movements. Gülbahar Hatun Mosque, built in the 16th century, is the material of the study due to its relationship with Atapark, an important urban open space with intensive use in the city, as well as being one of the most prestigious buildings in the city. In the study, the observation technique was applied at a certain day and time interval. The data obtained were evaluated in the context of demographics, activity, and user movements.
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Konular | Sosyoloji (Diğer) |
Bölüm | Araştırma Makalesi |
Yazarlar | |
Erken Görünüm Tarihi | 27 Eylül 2024 |
Yayımlanma Tarihi | 30 Eylül 2024 |
Gönderilme Tarihi | 10 Şubat 2024 |
Kabul Tarihi | 5 Ağustos 2024 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2024 Sayı: 20 |