The social changing and development are the constant ones and the
obligatory processes for all the societies. So it is not possible to exclude
any person, institution and organization from this social reality. Thus, the
religion which is a part of the social system has its share in this changing.
The changing
states the social developments in a positive sense and it includes a corruption
in its scope. Definitely, some positive developments have been seen parallel
with the progression of science and technology from Islam’s commencement to
today. However, our main goal in this study is to attract attention on the
concepts of worship and commumity and the other relevant person, institution
and organizations after considering the religion’s aspects such as faith,
performance, commumity and morals as the sociological ones.
As all people without the discrimination of
woman-man and old-young ones went to the mosques/ small mosques that they are
the center of life during the period of The Prophet, this perception changed ün
time. Today, the mosque has turned into a place where the men only at the
certain ages can worship. Furthermore, as the religion’s aspects such as faith,
worship and morals require to support each other for an ideal muslim person,
they have been considered as a distinct and independent field.
Bütün
toplumlar için sosyal değişme ve gelişme, hem
süreklidir ve hem de zorunlu bir prosestir. Haliyle hiçbir kişi, kurum
ve kuruluşu bu sosyal gerçekliğin
dışında tutmak mümkün değildir.
Dolayısıyla sosyal sistemin bir parçası olan din de bu değişmeden nasibini
almaktadır.
Değişim,
olumlu anlamda toplumsal gelişmeleri ifade ettiği gibi, bir yozlaşmayı da kapsam alanı içerisine almaktadır. Şüphesiz
İslam’ın bidayetinden bugüne bilim ve teknolojinin ilerlemesine paralel olarak
bazı olumlu gelişmeler söz konusu olmuştur. Fakat bu araştırmada asıl amacımız dinin
inanç, amel, cemaat ve ahlak gibi boyutlarını önce sosyolojik olarak ele alıp daha sonra ibadet ve cemaat kavramları ve onlarla
ilintili olan diğer kişi, kurum ve
kuruluşlarda oluşan sosyal erozyona dikkat
çekmektir.
Resulullah(sav)
zamanında hayatın merkezi konumunda olan camiye/mescide kadın-erkek ve
büyük-küçük ayrımı yapılmadan herkes gidebiliyorken bu anlayış değişmiştir.
Günümüzde cami, sadece belirli yaş grubundaki erkeklerin ibadet edebildikleri
bir mekan haline dönüşmüştür. Diğer yandan ideal bir müslümanlık için dinin
iman, ibadet ve ahlak boyutlarının birbirini desteklemesi gerekirken aksine
bunlar, müstakil ve birbirinden bağımsız birer alan olarak ele alınmıştır.
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Bölüm | İlahiyat |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 31 Temmuz 2018 |
Gönderilme Tarihi | 24 Ocak 2018 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2018 Cilt: 28 Sayı: 2 |