As both a critical discourse and a theoretical paradigm, posthumanism deconstructs the ideal, masculine human subject constructed by Cartesian dualism and modern Enlightenment. Following the path opened by feminist criticism, posthumanist thought questions the hyper-separation between dualities such as culture/nature, human/animal, subject/object, bios/zoe, and mind/body on which liberal humanism is predicated, and reconceptualises the masculine subject of liberal humanism, which sees itself at the centre of every system. In posthumanist thought, the ontological and symbolic connections between subject and object, human and animal are addressed on an onto-epistemological plane. Drawing on feminist and posthumanist debates, this study aims to reject Descartes’ Cartesian subject and Kant’s transcendental subject, arguing instead that the subject relationally exists within ecological, geological, technological, and vital connections. Therefore, the article proposes a posthumanist understanding of subjectivity in which the subject is embodied, attached to, and entangled with human and nonhuman entities. The entangled bodies of human and non-human subjects reveal a “plural ontology”, referring to Jean-Luc Nancy, construed by the ontological affinities between humans and nonhumans (animals, objects, technologies, ecologies, plants) beyond the masculine, speciesist, and anthropocentric subject. In plural ontology based on differences and otherness, humans are always intrinsically connected to and interdependent on nonhumans; they are a relational part of the “zoe/geo/techno” assemblage. This study begins with a general assessment of posthumanism and then focuses on its post-anthropocentric and post-dualistic aspects, thereby exploring the reformulation of subjectivity.
posthumanism subjectivity plural ontology anthropos relationality entanglement
Hem eleştirel bir söylem hem de kuramsal bir paradigma olarak posthümanizm, Kartezyen düalizmin ve modern Aydınlanma düşüncesinin inşa ettiği ideal, eril insan öznesini yapısöküme uğratır. Feminist eleştirinin açtığı yoldan ilerleyen posthümanist düşünce, liberal hümanizmin dayandığı doğa/kültür, insan/hayvan, özne/nesne, bios/zoe ve akıl/beden gibi ikiliklerin hiper-ayrımını sorgular ve her sistemin merkezinde kendini gören liberal hümanizmin eril öznesini yeniden kurgular. Posthümanist düşüncede özne ile nesne, insan ile hayvan arasındaki ontik ve sembolik bağlantılar onto-epistemolojik bir düzlemde ele alınır. Bu bağlamda feminist ve posthümanist tartışmalardan yararlanan bu çalışmanın amacı, Descartes’ın Kartezyen öznesini ve Kant’ın transandantal öznesini reddederek öznenin ekolojik, jeolojik, teknolojik ve yaşamsal bağlantılarda ilişkisel bir varoluşu olduğunu savunmaktır. Dolayısıyla bu yazı, öznenin hem insan hem de insan-olmayan varlıklarla bedenlenmiş, iliştirilmiş ve dolanık olduğu bir posthüman öznellik anlayışını ileri sürer. İnsan ve insan-olmayan öznelerin dolanık bedenleri eril, türcü ve insanmerkezci öznenin ötesinde insan ile insan-olmayanlar (hayvanlar, nesneler, teknolojiler, ekolojiler, bitkiler) arasındaki ontik akrabalıkların kurduğu Jean-Luc Nancy’e atıfla “çokluk ontolojisini” gösterir. Farklılıklara ve başkalığa dayalı çokluk ontolojisinde insan tözsel olarak daima insan-olmayanlara bağlı ve bağımlıdır; “zoe/jeo/tekno” öbekleşmesinin ilişkisel bir parçasıdır. Bu çalışma, öncelikle posthümanizmin bir değerlendirmesiyle başlayıp daha sonra posthümanizmin post-antroposantrik ve post-düalist yanlarına odaklanır, böylelikle de öznelliğin yeniden formülasyonunu ele alır.
posthümanizm öznellik çokluk ontolojisi antropos ilişkisellik dolanıklık
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Konular | 21. Yüzyıl Felsefesi |
Bölüm | Araştırma Makaleleri |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 15 Eylül 2025 |
Gönderilme Tarihi | 27 Haziran 2025 |
Kabul Tarihi | 24 Ağustos 2025 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2025 Sayı: 41 |
Dergimiz 2024 yılından itibaren ikisi olağan biri dosya konulu özel sayı olmak üzere 3 sayı olarak, Mayıs (olağan sayı) Eylül (özel sayı) ve Aralık (olağan sayı) aylarında yayınlanacaktır.
Özel sayılarımızda yalnızca dosya kapsamında yer alan makalelere yer verilecektir. Makalenizi gönderirken hangi sayıda değerlendirilmesini istediğinizi bir notla bildirmeniz karışıklıkları önleyecektir.
İlginiz için teşekkür ederiz.