İnsan hayatının başlangıcı olan doğum, çoğunlukla mutlulukla karşılanan bir durumdur. Bununla birlikte, Türk kültüründe doğum; geçiş dönemi ritüellerinin ilk evresi olması sebebiyle doğum öncesi, esnası ve sonrasında uyulması gereken kuralları ve söz konusu süreçlerde yapılan birtakım dinsel, büyüsel uygulamaları kapsamaktadır. Bu kurallar ve pratikler doğum sonrası daha çok kırk günlük süre içerisinde gözlemlenmiştir. İlk kırk günlük sürecin başarılı bir biçimde sonlandırılması ise kırk gün sonunda yapılan kırk çıkarma töreni ile gerçekleşmektedir. Kırk çıkarma ritüeli, temelde anne ve çocuğun bedensel ve ruhsal rahatsızlıklardan kurtulmasının sembolik bir göstergesidir. Bu zaman dilimi annenin lohusalık dönemi olup söz konusu dönemde hem anne hem de bebeği ile ilişkili çeşitli uygulamalar yapılmaktadır: doğum sonrası tabu ve kaçınmalar, çocuğun göbek bağının saklanması, çocuğa ad koyulması, anne ve bebeğinin demonik varlıklardan korunması, bebeğin saç ve tırnağının kesilmesi ve bebeği kırklama işlemi olmak üzere çeşitli aşamaları ve pratikleri içermektedir. Söz konusu unsurlar, Türk dünyası toplulukları arasında ortak bir kültür ögesi olarak paylaşılmakta olup birlik ve beraberlik duygularının yanı sıra kültürel bellek kodlarının gelecek nesillere aktarılmasında da önemli bir rol oynamaktadır. Bu doğrultuda Türk kültüründe kırk çıkarma ritüeline ilişkin gerçekleştirilen uygulamalar üzerine çeşitli çalışmalar yapılmıştır. Bu makale ise, Kırgız kültüründe doğum sonrası kırk günlük süreçte gerçekleştirilen uygulamaları ve kırk çıkarma törenine yönelik inanış ve pratikleri ele almaktadır. Çalışmaya ilişkin veriler, matbu kaynaklarda mevcut olan araştırmalar ve geleneğin günümüzdeki uygulanma biçimlerini ortaya koyabilmek adına 2019 yılında bölgelerde gerçekleştirilen alan araştırmasına dayalı olarak oluşturulmuştur. Çalışma, içerik analizi ve betimsel yöntemler doğrultusunda elde edilen verilerin tespiti ve tahliline yönelik incelemeler neticesinde ortaya konmuştur. Buna göre Kırgız kültüründe doğum sonrası kırk gün boyunca gerçekleştirilen eylemler, inanış ve pratikler kırk çıkarma ritüeli ile annenin başka bir sosyal statüye, çocuğunun ise ilk sosyal statüye girişinin onaylanma biçimini göstermektedir. Bu ritüel aynı zamanda bebeğin hayata başlangıcının sembolüdür ve annenin değişen sosyal statü ve rolünün hazırlık evresi olması ile bir ergilenme süreci olarak da değerlendirilebilir.
Kırgızlar doğum kırk çıkarma sosyal statü ve rol geçiş dönemi ritüelleri
Çalışma, 2020 yılından önce yapılan saha çalışmasına dayalı oluşturulduğundan etik kurul iznine gerek duyulmamaktadır.
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Konular | Kuzey-Batı (Kıpçak) Türk Lehçeleri ve Edebiyatları, Türkiye Dışındaki Türk Halk Bilimi |
Bölüm | Makaleler |
Yazarlar | |
Erken Görünüm Tarihi | 29 Nisan 2024 |
Yayımlanma Tarihi | 30 Nisan 2024 |
Gönderilme Tarihi | 9 Şubat 2024 |
Kabul Tarihi | 19 Mart 2024 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2024 Cilt: 7 Sayı: 1 |