Deleuze and Guattari entitles society as socius. They seperate societies into three
types as primitive, despotic and capitalist sociuses. They suggest that all types of sociuses
are coding regimes These coding regimes have also same views with Saussure’s approach
called semiology. According to Saussure language is a system of sign composed from two
terms as signifier and signified. In this system relationship between signifier and signified
are also a kind of coding in Deleuze and Guattari’s view. Furthermore individuals are
converted to passive beings by restricting their independences in all coding regimes. This
is the reason that ongoing changes in languages are more convinient to human relations
since human nature based on change. According to Deleuze and Guattari this kind of
continuously changing languages are called as minor languages. However their proposals
are also stable at least in the meaning of language relations.
Deleuze ve Guattari toplumsal yapıyı socius olarak adlandırmaktadır. Onlar, ilkel,
despotik ve kapitalist olmak üzere üç tip toplumsal biçimlenmenin olduğunu öne sürmektedirler.
Tüm toplumsallık tipleri birer kodlama rejimidirler ve dahası hepsi de Saussure’ün
göstergebilimiyle aynı bakış açısını yansıtmaktadırlar. Zira Deleuze ve Guattari
için gösterge sistemi içinde gösteren ve gösterilen ilişkisi aynı zamanda bir kodlama
biçimidir. Tüm kodlama rejimlerinde kişinin özgürlüğü kısıtlanmakta ve insanlar pasif
bireylere dönüştürülmektedirler. Bu yüzden de onlara göre sabit bir yapı çerçevesinde
açılan bir dil yerine sürekli değişim gösteren dil ilişkileri insan doğasına daha uygundur.
Bu, sürekli değişim gösteren dil, minör dil olarak adlandırılmaktadır. Bununla birlikte
Deleuze ve Guattari’nin minör dil önerileri de kendi açılarından bakıldığında sabit dil
ilişkileri anlamına gelmektedir.
Bölüm | Araştırmalar ve İncelemeler |
---|---|
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 23 Haziran 2017 |
Kabul Tarihi | 23 Haziran 2017 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2017 |