Social media is an internet-based medium where thoughts, ideas, experiences, situations are shared with communication methods such as pictures, messages and videos. Since there is no limit between media and users on social media, everyone participates, contributes and gives feedback by sharing their opinions, ideas and information. Therefore, social movements can be easily planned, started and managed. In addition to many benefits of social media being such a medium, there are security drawbacks in many respects as well because the shares may contain harmful contents depending on the aim of the source. It also carries great risks in terms of social order, stability and security, especially as it mediates the sharing of harmful information without passing through a certain audit. Effective use of technology in the fight against terrorism may reduce the limitation regarding the rights and freedom. Thanks to the recently developing technology social media has started to be used effectively by law enforcement agencies. While the use of internet and social media in the fight against crime and terrorist organizations by law enforcement agencies were carried out with a reactive understanding in the past, a trend towards proactive understanding has started in our country recently.
In this study, the current situation regarding the use of social media by law enforcement agencies in the fight against crime including terrorism was revealed. The deficiencies and needs in the use of social media in the fight against crime and in the detection of criminals were examined through qualitative research method. People who had worked or are still working on cyber-crimes in gendarmerie and police organizations were included in the interview of this study. The data was analyzed with descriptive analysis method which is among the qualitative research methods. The results of this study may shed light on the use of social media in the fight against terrorism and crime by the police and gendarmerie.
Sosyal medya; düşüncelerin, fikirlerin, deneyimlerin, durumların resim, mesaj ve video gibi iletişim yöntemleri ile paylaşıldığı, internet tabanlı bir mecradır. Sosyal medyada, medya ve kullanıcıları arasında bir sınır olmadığı için herkes görüşlerini, fikirlerini, bilgilerini paylaşarak katılım sağlar, katkı yapar ve geri bildirimde bulunur. Bu nedenle kolaylıkla sosyal hareketler planlanarak başlatılır ve yönetilebilir. Sosyal medyanın böyle bir mecra olmasının birçok faydasının yanında güvenlik açısından sakıncaları da mevcuttur. Çünkü paylaşımlar kaynağın amacına yönelik olarak içerisinde zararlı içerikleri de barındırabilmektedir. Özellikle zararlı bilgilerin belli bir denetim süzgecinden geçirilmeksizin paylaşılmasına aracılık etmesi nedeniyle, toplumsal düzen, istikrar ve güvenlik açılarından büyük riskler de taşımaktadır. Teröre karşı mücadelede teknolojinin etkin kullanılması, hak ve özgürlüklerde, güvenlik adına yapılan sınırlandırmaları azaltabilir. Son dönemlerde gelişen teknoloji ile sosyal medya, kolluk kuvvetlerince de etkin olarak kullanılmaya başlanmıştır. Ülkemizde geçmişte terör örgütleri ve suçla mücadelede kolluk kuvvetleri tarafından internet ve sosyal medyanın kullanımı reaktif bir anlayışla yürütülürken günümüzde ise proaktif anlayışa doğru bir yönelme başlamıştır.
Bu çalışmada terörle ve suçla mücadelede sosyal medyanın kolluk tarafından kullanılma şekli ile ilgili mevcut durum ortaya konulmuştur. Suçla mücadele etmede ve suçluların tespitinde sosyal medyanın kullanılmasındaki eksiklikler ve ihtiyaçlar nitel araştırma yöntemleriyle incelenmiştir. Görüşme yöntemine, özellikle jandarma ve polis teşkilatlarında bilişim suçları ile mücadele kısımlarında çalışan veya çalışmış kişiler dâhil edilmiştir. Elde edilen veriler betimsel analiz metodu ile analiz edilmiştir. Bu çalışma sonucunda elde edilen bilgiler, genel kolluğu oluşturan polis ve jandarmanın terör ve suçla mücadelede sosyal medyayı daha etkin kullanmasına ışık tutabilecektir.
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Konular | Halkla İlişkiler |
Bölüm | Makaleler |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 28 Şubat 2020 |
Gönderilme Tarihi | 4 Kasım 2019 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2020 |
Bu dergi creative commons Atıf-GayriTicari-Türetilemez 4.0 Uluslararası lisansı ile lisanslanmıştır.