The concept of “harmonization” refers to the
transposition of any legal acts, processes and negotiations that have been
adopted by the EU to the candidate country’s national law throughout the
process of harmonization. Thus, just as each candidate country is subject to
the same acquis as the member states; the member states also become a part of a
central authority. Due to the supra-national structure of the European Union,
member states are delegating some of their own powers concerning agriculture,
justice, finance etc. to this superior authority and depend on the policy this
authority will apply. Therefore, in the national characteristics of the state
policy regarding these titles suffer erosion. In consequence of the integration
process, the European Union has reached the largest single market in the world
with over 500 million consumers and a gross national product of about 14
trillion Euros. In this common market, the labor force can move freely,
companies can operate on any field they wish, capital and services can cross borders
without facing any obstructions, and goods can easily be purchased and sold.
The EU can regulate the acceptance of goods and services, set minimum standards
and encourage investments with structural funds. However, the essential
condition for these advances is that they require unanimous vote. Herewith, a
legal obligation for member states to comply with the regulations made, and
consequently the harmonization of harmonious economic and financial policies
can be talked about. The focus of this study is the harmonization of the
national policies of the states constituting the European Union regarding
economy. The purpose of the study is to explain the legal ground and the tools
used in the harmonization process.
Uyumlaştırma kavramı
herhangi bir aday ülkenin Avrupa Birliği’ne uyum sürecinde AB tarafından kabul
edilen tüm hukuksal işlemlerin, süreçlerin ve müzakerelerin kendi iç ulusal
hukukuna aktarılmasını ifade etmektedir. Böylelikle her aday ülke üye
devletlerle aynı müktesebata tabi olduğu gibi üye devletler de merkezi bir
otoritenin bir parçası konumuna gelmektedirler. Avrupa Birliği’nin ulusüstü
yapısı nedeniyle üye devletler kendilerine ait olan tarım, adalet ve finans
gibi kimi yetkilerini bu üst otoriteye devretmekte ve bu otoritenin
uygulayacağı politikalara tabi olmaktadırlar. Dolayısıyla devletlerin bu
alandaki politikalarının ulusal özelliklerinde aşınma meydana gelmektedir.
Avrupa Birliği
bütünleşme süreci sonucunda 500 milyondan fazla tüketiciye ve yaklaşık 14 trilyon
avroluk gayri safi milli hasılaya sahip dünyanın en büyük tek
pazarına ulaşmıştır. Bu ortak pazarda emek gücü serbestçe hareket edebilmekte,
şirketler diledikleri alanda faaliyet yapabilmekte, sermaye ve hizmetler ulusal
sınırlardan herhangi bir engelle karşılaşmadan geçebilmekte, mallar kolaylıkla
alınıp-satılabilmektedir. AB, mal ve hizmetlerin kabulünü düzenleyebilmekte,
asgari standartları belirleyebilmekte ve yapısal fonlarla yatırımları teşvik
edebilmektedir. Ancak bu gelişmelerin temel şartı bunların hukuksal olarak tüm ülkeler
tarafından oy birliğiyle karar altına alınmasından geçmektedir. Böylelikle üye
devletlerin yapılan düzenlemelere yasal olarak uymaları zorunluluğu ortaya
çıkmakta ve neticede uyumlu hale gelen ekonomi ve mali politikaların da
uyumlulaşmasında söz edilebilmektedir.
Bu çalışmanın konusunu
Avrupa Birliği’ni oluşturan devletlerin ulusal ekonomi politikalarının
uyumlulaştırılması oluşturmaktadır. Çalışmadaki amaç ise uyumlaştırma sürecinde
yasal zemininin ve kullanılan enstrümanların açıklanmasıdır.
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Bölüm | Makaleler |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 12 Temmuz 2018 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2018 Cilt: 7 Sayı: 13 |
Bu eser Creative Commons Atıf-GayriTicari 4.0 Uluslararası Lisansı ile lisanslanmıştır.