We must first refer to the welfare state system in order to understand the social security system in Turkey. There is no a strong welfare state in under developed countries such as Turkey as in Western Europe. When a historical evaluation of social security in terms of Turkey's history is taken in to account it is neccessary to take theperiod which started with the foundation of the Republic and continue duptot heend of World War II. The first serious arrangement fort he workers an demployees' rights in Turkey is the Labor Law which was enacted in 1936. After 1945 the institutional ization process has continued, with 1961 Constitution social rights has been in creased. In 1980’s a decline began in state social security spending. The New Right politics combined with liberalization of Özal accelerated. The neo-liberalization starting in 1980's has quickly decreased government social security spending and the sepolicies began to encoura get heprivate sector. Private pension system is a product of this transformation process Express edabove. Individuals with private pension system do not expect just to meet all the expenses met by the state'sretirement system, working people in vest for the future while working in a job. Thus, the state reduces social spending and moving away from the center of the social security system
Türkiye’deki sosyal güvenlik sistemini anlamak için öncelikle refah devleti anlayışını ele almak gerekir. Türkiye gibi azgelişmiş ülkelerde Batı Avrupa’daki gibi güçlü bir refah devleti yoktur.
Türkiye tarihi açısından sosyal güvenliğin tarihsel bir değerlendirilmesi yapıldığında Cumhuriyet’in ilanından başlayıp, II. Dünya Savaşı’nın sonuna dek geçen süreci ele almak gerekir. Türkiye’de çalışanlara ve çalışanların haklarına yönelik ilk ciddi düzenleme 1936’da yürürlüğe giren İş kanunudur. 1945 sonrası kurumsallaşma süreci devam etmiş, 1961 Anayasası ile sosyal haklar arttırılmıştır. 1980’lerle birlikte ise devletin sosyal güvenlik harcamalarında gerileme başlamıştır. Dünyadaki Yeni Sağ politikaların da etkisiyle Özal ile birlikte liberalleşme hızlanmıştır.
1980’lerle birlikte başlayan hızlı neo-liberalleşme devleti küçültmüş ve sosyal güvenlikte de bu politikalar özel sektörü özendirmeye başlamıştır. Bireysel emeklilik sistemi de yukarıda ifade edilen bu dönüşümün bir ürünüdür. Bireysel emeklilik sistemi ile bireyler emeklilik dönemlerinde sadece devletin tüm giderleri karşılamasını beklememekte, çalışan insanlar kendi gelecekleri için yatırım yapmaktadır. Böylece devlet de sosyal harcamalarını azaltmakta ve sosyal güvenlik sisteminin merkezinden uzaklaşmaktadır.
Anahtar Sözcükler; Türkiye’de Sosyal Güvenlik Sistemi, Sosyal Güvenlik, Refah Devleti, Sigorta, Bireysel Emeklilik Sistemi
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Bölüm | Makaleler |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 9 Kasım 2015 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2015 Cilt: 4 Sayı: 8 |