Osmanlı Devleti, tarih sahnesinde olduğu 1300-1922 arasında, Anadolu, Balkanlar, Doğu Avrupa, Kafkasya, Türkistan, Orta Doğu, Ege ve Akdeniz havzası gibi çok geniş coğrafi alanlarda hüküm sürmüş, daha sonra siyasi tarih sahnesinden çekilmiştir. Osmanlıların yüzyıllar boyunca hükmettiği coğrafyalara dair ürettikleri her türlü yazılı doküman, bilgi, belge ve kayıtlar ise arşivlerinde saklanmıştır. Yukarıda sayılan coğrafyalarda bugün yaşayan pek çok devlet, millet ve siyasi yapının 500-700 yıllık tarihlerinin belgelere dayalı bir şekilde yazılması, ancak bu arşivlerin incelenmesi ile mümkündür. Osmanlı Devleti'nin arşiv mirası olan Osmanlı Arşivleri, Hazine-i Evrak adıyla resmi olarak kurulduğu 1846 yılından günümüze, Türk ve dünya tarihçiliğinin ampirik malzeme bakımından ana merkezlerinden birisi olagelmiştir. Arşivlerin bağımsız bir kurum olarak Sultan Abdülmecid (1839-1861) döneminde tesis edildiği 1846 yılında günümüze ise yine 177 yıllık kurumsal bir tarih oluşmuştur ve bu kurumsal tarihin incelenmesi, tarihçilik açısından önem arz etmektedir. Bu yazıda arşiv çalışmaları tarihi hakkında yakın dönemde yayımlanmış olan Arşivciliğimizin Yüz Yılı (1846-1945) isimli eser ele alınmış, kitabın genel olarak tarihçiliğe özel olarak da arşivcilik tarihi araştırmalarına katkısı incelenmiştir.
Between 1300 and 1922, when the Ottoman Empire was on the stage of history, it ruled over very large geographical areas such as Anatolia, the Balkans, Eastern Europe, the Caucasus, Turkestan, the Middle East, the Aegean and the Mediterranean basin, and then withdrew from the stage of political history. All kinds of written documents, information, documents and records produced by the Ottomans regarding the geographies they ruled for centuries are kept in their archives. Writing the 500-700-year history of many states, nations and political structures living today in the geographies listed above, based on documents, is only possible by examining these archives. The Ottoman Archives, the archival heritage of the Ottoman Empire, have been one of the main centers of Turkish and world historiography in terms of empirical material since 1846, when it was officially established under the name of Hazįne-i Evrak. Since 1846, when the archives were established as an independent institution during the reign of Sultan Abdulmejid (1839-1861), an institutional history of 177 years has been formed and the examination of this institutional history is important in terms of historiography. In this article, the recently published work on the history of archive studies titled Arşivciliğimizin Yüz Yılı (1846-1945) (One Hundred Years of Our Archivism) is discussed, and the book's contribution to historiography in general and to archival history research in particular is examined.
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Konular | Kültürel Miras, Arşiv ve Müze Çalışmaları (Diğer) |
Bölüm | Kitâbiyat |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 28 Aralık 2023 |
Gönderilme Tarihi | 19 Ekim 2023 |
Kabul Tarihi | 12 Aralık 2023 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2023 Cilt: 5 Sayı: 5 |
Bu eser Creative Commons Atıf 4.0 Uluslararası Lisansı ile lisanslanmıştır.