Ülkemizdeki akademisyenlerin yaklaşık %41’ini kadınlar oluşturmaktadır. Kadın öğretim elemanlarının tüm öğretim elemanlarının içindeki payı çevre üniversitelerinden merkez üniversitelere doğru gidildikçe artmaktadır. Bu çalışma lisans eğitimi alan öğrencilerin, kadın akademisyenlerin çalışma yaşamındaki durumlarına yönelik algılarını ortaya çıkarmayı hedeflemektedir. Sahip olunan süre ve olanaklar dâhilinde bir üniversitenin araştırma evreni olarak alındığı çalışmada, öğrencilerin kadın akademisyenlerin durumlarıyla ilgili bireysel algılarının ortaya konulması amaçlandığından, araştırma kapsamındaki üniversitenin akademik birimlerinin hangisi olacağı değil, öğrencilerin lisans düzeyinde öğrenim görmeleri ön planda tutulmuştur. Araştırma kapsamına alınan üniversitede fakültelerde ve yüksekokullarda 1. sınıf haricindeki lisans öğrenimi gören 157 kız öğrenciye ve 104 erkek öğrenciye N=261 veri formu uygulanmıştır. Verilerin değerlendirilmesinde tanımlayıcı testler kullanılmıştır. Öğrencilerin cinsiyetlerine göre ulaşmayı hedefledikleri eğitim derecesi ve akademisyen olma isteklerine ilişkin bulgular x² testi ile değerlendirilmiştir. Araştırma kapsamındaki öğrencilerin %54’ü kadın akademisyenlerden “kısmen” memnun olduğunu belirtmişlerdir. “Kadınlar akademisyen olarak çalışmalı mıdır?” sorusunda öğrencilerin %74,3’ü çalışması gerektiği yönünde fikir belirtirken, sadece %2,2’i kadınların akademisyen olarak çalışmaması gerektiğini belirtmiştir. %47,8’i akademik hayatta kısmen kadın-erkek ayırımının olduğunu düşünmektedir. %47,1’i ise akademisyen olmanın iyi bir anne ya da iyi bir eş olmaya kısmen engel olduğunu belirtmiştir ve %69,7’i akademisyenliğin kadın için zor olduğunu düşünmektedir. Öğrencilerin %23,7’i akademisyen olmanın kadına en fazla kişisel gelişim açısından yararlı olduğunu düşünmektedir. %79,6’ı kadın akademisyenlerin en büyük zorluğunun anne ve eş olarak iş yaşamını sürdürmek olduğunu belirtmektedir. Kadın akademisyen olmanın en önemli avantajının eşi, ailesi ve çevresinin gözünde saygınlığının artması olduğunu ifade etmişlerdir. Araştırmada elde edilen bulgular sonucunda, öğrencilerin, genel anlamda kadın akademisyenlerin çalışma yaşamındaki sorunlarından haberdar oldukları, bu konuda belirli düzeyde duyarlılık geliştirdikleri sonucuna varılabilir
Women constitute nearly 41%of academic staff in our country. Among all academic staff, the ratio of female academicians is increasing as it is approached to rural areas from suburbs. This study aims to reveal the perceptions of undergraduate education students about female academicians’ working life conditions. Considering available time and facilities, the universe of research was limited within a university; as it was primarily intended to reveal students’ individual perceptions on the conditions of women academics, the students’ being at the undergraduate level was at the fore front of study rather than the academic departments of the university. The survey data form were applied to 157 female and 104 male undergraduate students N = 261 studying at faculties and schools of the university where the survey was applied excluding freshmen classes.. Descriptive tests were used to evaluate the data. The findings were evaluated by x ² test, which were formerly tested according to the desires of students on what to get on their education and whether they were willing to be academicians. 54%of female students involved in the research stated that they were “partially” satisfied with the female academics. While 74,3%of the students agreed on the question “Should women work as academicians?”, only 2.2%percent stated that women should not work as academicians. 47,8%consider that there is a partial discrimination between the male and female members of academic life. 47,1%mentioned that working as an academician was a barrier to being a good mother or a good wife and 69,7%stated that working as a female academician was a tough work. 23,7%of the students think that being an academician is mostly beneficial in terms of personal development for a woman. 79,6%stated that the biggest challenge for female academics is to sustain the academic studies as well as being a mother and a wife. The best advantage of being female academician was revealed as one’s prestige over her husband, family and within the social circles. As a result of the findings, it can be concluded that students are usually aware of the problems about the conditions of female academicians, and they have developed some sensitivity to the issue
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Bölüm | Research Article |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 1 Ağustos 2013 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2013 Sayı: 2 |