Bu araştırmanın amacı çocukluk çağı ihmal ve istismar yaşantılarının bireylerin yaşam doyumlarını yordamadaki rollerini incelemektir.
Bu yaşantıları cinsiyet ve ruhsal problemler açısından karşılaştırmak çalışmanın diğer amacıdır. İlişkisel tarama ve nedensel karşılaştırma
yöntemine dayalı olarak gerçekleştirilen araştırmanın çalışma grubu 439 gönüllü üniversite öğrencisinden oluşmaktadır. Katılımcıların
çocukluk dönemi istismar oranları incelendiğinde; %30.1’inin duygusal istismar, %24.1’inin fiziksel ihmal, %18.9’unun cinsel istismar,
%18.7’sinin duygusal ihmal ve %16.6’sının fiziksel istismar öyküsüne sahip olduğu görülmüştür. Bir veya daha fazla çocukluk dönemi
istismar veya ihmal öyküsüne sahip olanların oranı ise %53.5’tir. Yaşam doyumunun bağımlı değişken olarak seçildiği regresyon modelinde
bağımsız değişkenlerden duygusal ihmal (β=-.45, p<.001) ile fiziksel istismarın (β=.19, p=.001) özgün katkıları anlamlı bulunurken,
duygusal istismar (β=-.04, p>.05), fiziksel ihmal (β=-.09, p>.05) ve cinsel istismar (β=-.07, p>.05) değişkenlerinin özgün katkısı anlamlı
bulunmamıştır. Çocukluk dönemi istismar/ihmal öyküsü bulunan katılımcıların yaşam doyumları, bu tür bir öyküsü bulunmayan
katılımcılara oranla anlamlı derece düşük çıkmıştır (t= 6.028, p<.001). Kadın ve erkeklerin yaşam doyumları arasında ise anlamlı bir
farklılık bulunmamıştır (t= 1.290, p>.05). Çocukluk dönemi istismar/ihmal öyküsü bulunan katılımcıların psikolojik destek alma oranı
(χ2= 8.10, sd= 1, p<.01), ruhsal rahatsızlığa sahip olma durumu (χ2= 14.81, sd= 1, p<.01) ve psikiyatrik ilaç kullanma oranı (χ2= 4.40,
sd= 1, p<.05) bu tür yaşantısı olmayan katılımcılara oranla anlamlı derecede yüksek çıkmıştır. Araştırma sonucunda elde edilen bulgular
çocukluk çağı ruhsal travma yaşantılarının bireyin yaşam doyumu ve ruh sağlığını olumsuz yönde etkilediğini ortaya koymaktadır. Klinik
olmayan bir örneklemde yapılan bu çalışma, bireylerin çocukluk dönemi ihmal ve istismar oranlarına ilişkin bulgular sunması ve çocukluk
dönemi ihmal/istismar öyküsüne sahip bireylerle bu tür bir öyküsü bulunmayan bireyleri çeşitli değişkenler açısından karşılaştırması
açısından önemlidir.
The aim of this study was to examine the role of childhood abuse and neglect in predicting satisfaction with life among university students.
The secondary aim of the study was to compare abuse/neglect experiences in terms of gender and psychological problems. This study
is based on the correlational and causal comparison method of the quantitative research approach. The sample group consisted of 439
volunteering university students. When the rates of abuse and neglect experiences of participants were examined; 30.1% had emotional
abuse, 24.1% had physical neglect, 18.9% had sexual abuse, 18.7% had emotional neglect, and 16.6% had physical abuse. 53.5% of the
participants had one or more childhood abuse or neglect experience(s). As the result of the multiple regression analysis, emotional neglect
(β=-.45, p<.001) and physical abuse (β=.19, p=.001) were significant predictors of satisfaction with life when emotional abuse (β=-.04,
p>.05), physical neglect (β=-.09, p>.05) and sexual abuse (β=-.07, p>.05) were not significant predictors. The life satisfaction of the
participants who had childhood abuse/neglect experience(s) was significantly lower than the participants without such an experience(s)
(t=6.028, p<.001). There was no significant difference between males’ and females’ satisfaction with life levels (t=1.290, p>.05).
Participants’ rates, who have childhood abuse/neglect experiences, of having mental problems, using psychiatric medicine, and receiving
psychological support were higher than those without such an experience. The findings of the study revealed that childhood traumatic
experiences adversely affect life satisfaction and mental health. This study, conducted in a non-clinical sample, is important in terms of
presenting findings of childhood neglect and abuse rates and comparing individuals with childhood neglect/abuse history and individuals
who do not have such a history in terms of various variables.
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Konular | Alan Eğitimleri |
Bölüm | Araştırma Makaleleri |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 30 Aralık 2020 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2020 Cilt: 10 Sayı: 3 |