Security and shelter have always been an important issue for humanity. Human beings, who initially met their needs with natural elements, have created new building types over time with the development of knowledge and construction techniques depending on geography. One of these structures is tower houses. Tower house type structures are seen in different civilizations and times, and as an architectural element, many examples are also found in the Ottoman geography. While tower houses were built for safe shelter, they also emerged as structures where surveillance, storage, power and influence could be represented. As a result of the social, economic and military values they represent, tower houses have been the scene of conflicts in which the sides vary. While one of these parties was the tower house owner and the central authority forces, the other was the center of the conflicts between the tower house owner and the surrounding local people. The central authority's approach to tower houses varied according to conditions and period. In this study, tower houses, examples of which are found especially in Western Anatolia and the Balkan geography, were tried to be evaluated through the elements of state, notables and bandits within the framework of central and local power relations in the nineteenth century.
Güvenlik ve barınma insanlık için her zaman önemli bir konu olmuştur. Başlangıçta doğal unsurlarla ihtiyacını gideren insanoğlu zaman içerisinde coğrafyaya bağlı olarak bilgi birikimi ve inşa tekniklerinin gelişmesiyle yeni yapı türleri ortaya koymuştur. Bu yapılardan biri de kule evlerdir. Farklı medeniyetlerde ve zamanlarda kule ev tipi yapılar görüldüğü gibi bir mimari unsur olarak Osmanlı coğrafyasında da örneklerine hayli rastlanmaktadır. Kule evler güvenli barınma amacıyla inşa edildiği gibi gözetleme, depolama, güç ve nüfuzun temsil edilebildiği yapılar olarak da ortaya çıkmışlardır. Kule evler temsil ettikleri sosyal, ekonomik, askeri değerlerinin bir sonucu olarak, tarafların değişiklik gösterdiği çatışmalara sahne olmuştur. Bu taraflardan biri kule ev sahibi ve merkezi otorite güçleri olurken bir diğeri ise kule ev sahibi ve çevredeki yerel halkın yaşamış olduğu çatışmaların merkezini oluşturmuştur. Merkezi otoritenin kule evlere yaklaşımı şartlara ve döneme göre farklılıklar göstermiştir. Bu çalışmada özellikle Batı Anadolu ve Balkan coğrafyasında örneklerine rastlanılan kule evler, on dokuzuncu yüzyılda merkezi ve yerel güç ilişkileri çerçevesinde devlet, ayan, eşkıya unsurları üzerinden değerlendirmeye çalışılmıştır.
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Konular | Yakınçağ Balkan Tarihi |
Bölüm | Araştırma Makalesi |
Yazarlar | |
Erken Görünüm Tarihi | 10 Kasım 2024 |
Yayımlanma Tarihi | 10 Kasım 2024 |
Gönderilme Tarihi | 3 Mayıs 2024 |
Kabul Tarihi | 9 Eylül 2024 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2024 |