Meddah is one of the branches that enrich the Turkish narrative tradition. For centuries, the Meddahs have appeared in front of large groups of people in various places from coffee houses to palaces, entertained the audience they addressed with the stories they told and the imitations they made, and ensured that the listeners had a pleasant time. This branch of narration, which is based on the interaction between the narrator and the listener, has also been a model for the renewal period of Turkish literature. Ahmet Mithat Efendi, one of the leading figures of Turkish literature of the Tanzimat period, was influenced by this rich and deep-rooted tradition while making his first practices in the field of European stories and novels. The Letâif-i Rivâyât collection, published between 1870 and 1894, which can be considered as a preparatory stage for the novel genre, consists of twenty-five fragments comprising a total of thirty texts, one of which is a drama and the rest are stories. Until this time, especially Karı Koca Masalı has been evaluated in the context of the narrator-interlocutor relationship and the characteristics of the omniscient narrator in this narrative have been emphasized. However, it is observed that the aforementioned style is fully used in “Obur”, the thirteenth story of the Letâif-i Rivâyât, and that the characters of the story are very similar to the stereotypes of the meddah stories. In the literature review, it has been determined that there is no study on “Obur”, especially one that reveals its aspects that are compatible with the meddah tradition. For this reason, in this article, it is aimed to trace the old storytelling tradition in the Tanzimat period through Ahmet Mithat Efendi by focusing on the similarities between “Obur” and the meddah stories.
Oral tradition Meddah stories Ahmet Mithat Efendi Letâif-i Rivâyât Obur
Meddahlık, Türk tahkiye geleneğini zenginleştiren kollardan biridir. Meddahlar, yüzyıllar boyunca kahvehanelerden saraylara kadar çeşitli mekânlarda kalabalık insan gruplarının karşısına çıkarak irticalen anlattıkları hikâyelerle, yaptıkları taklitlerle hitap ettikleri kitleyi eğlendirmiş ve dinleyenlerin keyifli vakit geçirmesini sağlamışlardır. Özellikle anlatıcı ile dinleyici arasında etkileşime dayanan bu tahkiye kolu, yenileşme devri Türk edebiyatı için de bir model olmuştur. Tanzimat Dönemi Türk edebiyatının önde gelen isimlerinden olan Ahmet Mithat Efendi, ilk Avrupai hikâye ve roman denemelerini yaparken bu zengin ve köklü geleneğin etkisinde kalmıştır. Roman türüne hazırlık safhası olarak değerlendirilebileceğimiz, 1870-1894 yılları arasında yayımlanan Letâif-i Rivâyât külliyatı, bir tiyatro ve geri kalanı hikâye olmak üzere toplam otuz metni ihtiva eden yirmi beş cüzden oluşur. Söz konusu külliyattaki eserler, vakayı sondan başlayarak hikâye etmek, hikâyenin nasıl kurgulandığını anlatmak, metne müdahale ederek tıpkı meddahlar gibi muhatapla sohbet etmek, eserin ön sözünü hikâyenin bir parçası hâline getirmek gibi yazarın kullanmış olduğu farklı tekniklerle dikkati çeker. Zikredilen teknikler arasında özellikle meddah üslubu, bu yeni türü halka kabul ettirmek için onun aşina olduğu yöntemleri kullanma yoluna giden yazarın sık başvurduğu yöntemlerden biridir. Bahsi geçen üslup yazarın birçok eserine sirayet etmekle birlikte Karı Koca Masalı ve “Dolaptan Temaşa” gibi anlatı metinlerinde daha da görünürdür. Bu zamana kadar özellikle Karı Koca Masalı anlatıcı-muhatap ilişkisi bağlamında ele alınarak değerlendirilmiş ve söz konusu anlatıda hâkim olan anlatıcının özellikleri üzerinde durulmuştur. Bununla birlikte belirtilen üslubun Letâif-i Rivâyât külliyatının on üçüncü hikâyesi olan “Obur”da tam manasıyla kullanıldığı ve hikâye kişilerinin meddah hikâyelerinin kalıplaşmış tipleriyle çok benzer olduğu görülür. Yapılan literatür taramasında “Obur” üzerine, özellikle onun meddahlık geleneği ile bağdaşan yönlerini ortaya koyan bir çalışma olmadığı tespit edilmiştir. Bu nedenle bu makalede “Obur”un meddah hikâyeleriyle benzeşen yönleri üzerinde durularak Ahmet Mithat Efendi dolayısıyla Tanzimat Dönemi’nde eski hikâyecilik geleneğinin izlerini sürmek amaçlanmıştır.
Sözlü gelenek Meddah hikâyeleri Ahmet Mithat Efendi Letâif-i Rivâyât Obur
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Konular | Türkiye Sahası Yeni Türk Edebiyatı |
Bölüm | Tüm Sayı |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 15 Ekim 2024 |
Gönderilme Tarihi | 5 Haziran 2024 |
Kabul Tarihi | 3 Eylül 2024 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2024 Cilt: 12 Sayı: 24 |