Positivist, critical and hermeneutic methods and techniques come to the fore in studies on understanding new and social media in social sciences. However, philosophy investigates ways to reach the truth; describes, conceptualizes and theorizes facts and events. The study of understanding new and social media using logic and dialectics within the framework of Hegel's philosophy and phenomenology guides us to explain the existential process of Geist. According to Hegel, Geist is Subjective, Objective and Absolute. Objective Geist is the one who judges, the one who objectively seeks, investigates and examines truth, reality and reality. Objective Geist does not only exist in discourse, but also constructs the society, culture, politics, art, education and science in which it resides, lives, is acculturated and acculturated. For Objective Geist, these social structures are places and stages. Subjective Geist, on the other hand, is affected by nature (the world) and instincts from human nature, as well as biological, physiological, psychological and social psychological emotions and instincts. The subject cannot claim to exist without imposing itself on the other subject. Due to the natural necessity effect of this imposition and the dialectical process, one of the subjects accepts to be the Master and the other accepts to be the Slave. Subjective Geist is both accepted on social media and meets and satisfies the necessary needs of physiological, biological and spiritual instincts. This satisfaction and the pleasure it provides surround the subject, the being and the Subjective Gesit; This siege turns social media into an object of desire and makes the Subjective Geist dependent on social media. Subjective Gesit has become a slave to the new and social media that it joined to become the master. Being a slave is an existential necessity for the Subjective Gesit, but the Subjective Geist can overcome this situation by reflection and/or alienation from the new and social media. The research aims to descriptively examine, research and explain what Geists are, how and through which stages they go through, in the new and social media phenomenon, within the context of Hegelian doctrine and Geist, within the framework of Hegel's view, understanding, definition and classification of the concepts of logic and dialectics. Descriptive method and Hegel's dialectical method are used in the research. It is thought that the study is important in terms of examining the new and social media that people put at the center of their lives today, through Hegel's concept of Geist.
Sosyal bilimlerde yeni ve sosyal medyayı anlama çalışmalarında pozitivist, eleştirel ve hermeneutik kavram, kuram, yöntem ve teknikler öne çıkmaktadır. Oysa felsefe hakikate ulaşma yollarını araştırır; olgu ve olayları betimler; kavramlaştırır ve kuramlaştırır. Hegel’in felsefesi ve görüngübilim çerçevesinde, mantık ve diyalektiği kullanarak yeni ve sosyal medyayı anlama çalışması, Tin’in varoluşsal sürecini açıklamamıza yol göstermektedir. Hegel’e göre Tin, Öznel, Nesnel ve Mutlak’tır. Nesnel Tin, hüküm verendir, objektif olarak doğruyu, gerçeği ve hakikati arayan, araştıran ve inceleyendir. Nesnel Tin sadece söylem de bulunmaz aynı zamanda bulunduğu, yaşadığı, kültürlendiği, kültürleştiği toplumu, kültürü, siyasalı, sanatı, eğitimi ve bilimi inşa eder. Nesnel Tin için bu toplumsal yapılar birer mekan ve sahnedir. Öznel Tin ise doğa (dünya) ve insanın doğasından gelen içgüdüler ile biyolojik, fizyolojik, psikolojik ve sosyal psikolojik duygu ve içgüdülerden etkilenmektedir. Özne oradadır (doğadadır) ama diğer öznelere kendini kabul ettirmeden var olduğunu da iddia edemez. Bu kabul ettirmenin doğal zorunluluk etkisi ve diyalektik süreçten dolayı özneden biri Efendi, diğeri ise Köle olmayı kabul eder. Öznel Tin sosyal medyada hem kabul görür hem de fizyolojik, biyolojik ve ruhsal içgüdülerin gerekliliği ve zorunluluğu olan ihtiyaçlarını giderir, özlüce doyurur. Bu doyum ve onun sağladığı haz, özneyi, varlığı ve Öznel Tin’i kuşatır; bu kuşatılmışlık sosyal medyayı bir arzu nesnesine dönüştürerek Öznel Tin’i sosyal medyaya bağımlı kılar. Öznel Tin, efendi olmak için katıldığı yeni ve sosyal medyanın kölesi olmuştur. Köle olmak Öznel Tin için varoluşsal bir zorunluluktur ama Öznel Tin yeni ve sosyal medyaya refleksiyon ve/veya yabancılaşarak, bu durumu aşabilir. Araştırma, Hegelci öğreti ve Tin bağlamında, Hegel’in mantık ve diyalektik kavramlarına bakışı, anlayışı, tanımlaması ve sınıflandırılmaları çerçevesinde, yeni ve sosyal medya olgusunda, Tin’lerin ne olduğunu, nasıl ve hangi aşamalardan geçtiğini, betimsel olarak incelemeyi, araştırmayı ve açıklamayı amaçlamaktadır. Araştırmada betimsel yöntem ile Hegel’in diyalektik yöntemi kullanılmaktadır. Çalışmanın günümüz insanın yaşamının merkezine koyduğu yeni ve sosyal medyayı Hegel’in Tin kavramı üzerinden incelemesi açısından önemli olduğu düşünülmektedir.
Beyan dileçesi ek dosya olarak sisteme yüklenmiştir
Yok
Sayın Editör İlginiz ve emeğiniz için şimdiden teşekkür ederiz. Saygılarımızla
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Konular | İletişim Teknolojisi ve Dijital Medya Çalışmaları |
Bölüm | Makaleler |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 29 Ocak 2024 |
Gönderilme Tarihi | 24 Kasım 2023 |
Kabul Tarihi | 29 Aralık 2023 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2024 Cilt: 10 Sayı: 1 |
All site content, except where otherwise noted, is licensed under a Creative Common Attribution Licence. (CC-BY-NC 4.0)