Öz
Toplumsal formasyonlar, tarihsel olarak ekonomi, politika ve ideoloji kertelerinin bileşiminden oluşan yapı, sınıflardan oluşan özne ve bu ikisinin kesişim noktası olan pratikten biçimlenmektedir. Toplumsal formasyonlar, tarihin belirli bir momentinde, ekonomi, politika ve ideoloji kertelerin eklemlenmesinden yapıyı oluşturmaktadır. Eklemlenen yapıda temel ekonomi, üstyapı ise politika ve ideoloji kertelerinden oluşmaktadır. Toplumsal formasyonlar, tarihsel olarak, kertelerden birinin başat olarak eklemlendiği biçimde bütünsel bir yapı oluşturmaktadır. Kapitalistleşmiş toplumsal formasyonlar, ekonomi kerte başat toplumlar iken kapitalistleşme sürecindeki toplumsal formasyonlar politika kerte başat toplumlar olarak gerçeklik kazanmaktadır. Kapitalistleşme sürecindeki toplumsal formasyonlar, ontolojik olarak, kapitalistleşmeyi bir varlık sebebi saymaktadır. Kapitalistleşmenin gerçekleşmesi için politika, işlevsel bir araç olmaktadır. Politika aracılığıyla, kapitalistleşme sürecindeki toplumsal formasyonlar, kapitalistleşmeyi hızlandırmaya çalışmaktadır. Bu toplumsal formasyonlarda politika, ekonomi, hukuk, ideoloji ve diğer tüm toplumsal katmanları belirlemektedir. Bu çalışmanın kapsamı, kapitalistleşme sürecindeki toplumsal formasyonlar ve politikanın bu toplumsal formasyonun bütünlüğünü sağlamadaki rolüdür. Çalışmanın hipotezi, ekonomik kertenin egemen olduğu kapitalistleşmiş toplumsal formasyonların aksine kapitalistleşme sürecindeki toplumsal formasyonlarda politika, belirleyici nesnel bir kertedir. Politik-kerte egemen toplum modeli işlevsel bir modeldir ve temel ideolojik imgesi, kapitalistleşmedir. Bu model, ekonomi altyapı üzerine yükselen toplum modelinin reddi değil, tarihsel olarak politik kertenin başat olduğu ve yine ekonomi temelli toplum modelidir.