In this article, which considered on the systematic of urban though has been tried to be revealed the dialectic of living together which is one of the main elements of the case of urban by examining different paradigmatic approaches in the context of people, society and the state. The working was prepared using the qualitative research method. In this manner, it has been resorted to the historical and descriptive analysis technique based on literature. Firstly, it has been focused on the nature of man using from questions developed by philosophy particularly which about “Inherently, what kind of creature is the human being.” Secondly, the emphasizes on the character of humans such as being political and social creature has carried the issue to community, society, covenant of testimony and society contract. In the third stage, the state function, which is the order stage of life together, which emerged with this multidimensionality has been associated with the issue in the context of political theories. As a result, it has been concluded that the perspectives on human, society and the state, which are considered as the main variable of different paradigmal approaches in the emergence, evolution and systematics of the urban thought, are directly related with the concepts of living together.
Şehir düşüncesinin sistematiği üzerine ele alınan bu çalışmada farklı paradigmal yaklaşımlar; insan, toplum ve devlet bağlamında incelenerek “şehir” olgusunun ana öğelerinden biri olan “birlikte yaşamın” diyalektiği ortaya konulmaya çalışılmıştır. Çalışma özellikle felsefe, sosyoloji ve siyaset bilimi alanlarının konularına kavramsal ve kuramsal açılardan yaklaşılmasından kaynaklı nitel araştırma yöntemi kullanılarak hazırlanmıştır. Bu minvalde esneklik, ilişki ve etkileşim ilkelerini önceleme, olguya ve olgunun anlamına yönelme, derinlemesine inceleme yapma, “niçin” veya “nasıl” sorularını merkeze alma, sorgulayıcı ve yorumlayıcı gücü kullanma gibi yönelimlerden dolayı literatür taramaya dayalı tarihsel ve betimsel analiz tekniğine başvurulmuştur. Yöntemle ilgili belirlenimden sonra çalışmanın kurgusunun oluşmasında ilk olarak felsefenin özellikle “insanın özü itibariyle nasıl bir varlık olduğu” hakkında geliştirdiği sorularından faydalanılarak insanın mahiyeti üzerine durulmuştur. İkincisi, insanın siyasal ve toplumsal canlı olması gibi özüne ilişkin yapılan vurgular sonrasında konu topluluk, toplum, misak ve toplum sözleşmesi düşüncesine taşınmıştır. Bu aşamada insanlığın çeşitli evresinde birlikte yaşamanın mukaddem olarak politik bir mesele olduğu tespit edilmiştir. Üçüncüsü de bu çok boyutlulukla ortaya çıkan birlikte yaşamın düzen aşaması olan devlet fonksiyonu siyaset teorileri bağlamında konuyla ilişkilendirilmiştir. Netice itibari ile şehir düşüncesinin ortaya çıkışı, tekamülü ve sistematiğinde farklı paradigmal yaklaşımların temel değişkeni olarak ele alınan insana, topluma ve devlete bakış açılarının birlikte yaşama tasavvurlarıyla doğrudan ilişkili olduğu sonucuna varılmıştır.
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Bölüm | Makaleler |
Yazarlar | |
Erken Görünüm Tarihi | 14 Nisan 2022 |
Yayımlanma Tarihi | 20 Nisan 2022 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2022 Cilt: 13 Sayı: 35 |