Tanzimat
Fermanı’nın ilan edilmesiyle birlikte yeni bir medeniyet dairesine geçişTürk
aydını üzerinde entelektüel bir krize neden olmuştur. Modernleşmenin toplumsal
hayattaki yol açtığı değişimler Türk romanının tematik düzeyde konusu hâline
gelmiştir. Dolayısıyla bu medeniyet değişiminin sancıları romanın dünyası
içerisinde yankısını bulmuştur. Tanzimat döneminden itibaren dikkat çeken
aydının kimlik krizi, ilerleyen dönemlerde yani 20. yüzyılın ortalarından
itibaren bireysel krize dönüşmüştür. Yusuf Atılgan’ın Aylak Adam romanıyla, Oğuz Atay’ın Tutunamayanlar başlıklı romanları da bu içsel krizi ontolojik
düzeyde yansıtan en dikkat çekici romanlarımızdandırlar.
Bu çalışmada Tutunamayanlar ve Aylak Adam üzerinden tutunamamanın farklı görüntüleri irdelenmeye
çalışılacaktır. Tutunamayanlar’da
modern aydının yaşadığı kimlik krizinin ontolojik görüntüsü romanın ana
kahramanları Selim ve Turgut üzerinden takip edilebilmektedir. Bu ontolojik
kaygı Selim’in intiharına sebep olurken Turgut’un ise onun intiharının nedenini
araştırırken kaybolmasına neden olmuştur. Aylak
Adam’da ise C. J. Lacan’ın Babanın Adı olarak nitelendirdiği toplumun,
kültürün yasası içerisine dâhil olamaz. C. nin Babanın Adı’na tutunamayışı
çocukluğundan itibaren önce annesini kaybetmesi, ardından da baba şiddetine
uğramasından kaynaklıdır.
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Bölüm | Araştırma Makalesi |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 7 Mayıs 2018 |
Gönderilme Tarihi | 27 Nisan 2018 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2018 Cilt: 4 Sayı: 7 |
Uluslararası Beşeri Bilimler ve Eğitim Dergisi
Bu eser Creative Commons Alıntı-Gayri Ticari-Türetilemez 4.0 Uluslararası Lisansı (CC BY-NC-ND 4.0) ile lisanslanmıştır.