In contemporary western countries, scientific report were published in Latin previously, but later on the scientist started to produce in their national languages. In Turkey, we avoid using Turkish al a language of science, disfavor it, oppose the idea of creating new terms, and take stand against instruction in the mother tongue, but still claim that we do science in this way. Teaching foreign languages, teaching a subject in a foreign language, and publishing a scientific report in a foreign language are all different matters. Therefore, widespread use of a given language never necessitates setting Turkish aside. We should pay attention to our mother tongue, make effort to teach it, and especially the unnecessary efforts to teach through a foreign language instead of overcoming in adequacies in teaching foreign languages. We should give up the baseless opinion that Turkish is not a language of science; we should see the fact that it isn’t Turkish, which is insufficient, but those who avoid using it themselves. We give our academicians, scientists higher points in their academic promotions, reward them in this way for their publications of their reports written in a foreign language in internationally well-known journals, but we consider publications in Turkish inferior. Every responsible scientist living in this country must use the scientific knowledge he produces primarily for the prosperity of this nation and country. He must be a careful and attentive researcher who uses not only every single statement or phase but also every single letter mindfully. In addition, he must be a good citizen, a patriot who loves Anatolian territories, Turkish flag, conventions, and traditions.
Language of science publication in foreign languages Turkish as language of science
Çağdaş batı bilim dilleri Latince üzerine kurulmuş; bilim insanları zamanla kendi ulusal dillerinde üretim yapmışlardır. Türkçenin bilim dili olarak kullanılması bir yana, onu hor görerek, anadilinde öğretimin karşısında olan, Türkçe terim üretmenin gereksizliğini savunan ve bu şekilde bilim ürettiğini söyleyenler görülüyor. Yabancı dil öğretmek başka, bir konuyu yabancı dilde öğretmeye çalışmak, üretilen bilimsel bilgiyi bir yabancı dilde yayımlamak daha başka konulardır. Dolayısı ile bir başka dilin yaygın kullanılması, bizim Türkçeden vaz geçmemizi gerektirmez. Anadilimize özen göstermeli; onu gelecek kuşaklara öğretmek, kültürümüzü aktarmak için özen göstermeli, çaba harcamalıyız. Hele ülkenin yabancı dil öğretimi konusundaki yetersizlikleri aşmak için, Türkçeyi bırakıp bir yabancı dilde öğretim yapma konusundaki gereksiz çabaları terk etmeliyiz. Türkçenin bilim dili olmadığı gibi mesnetsiz bir görüşü terk etmeli; eksikliğin Türkçede değil, onu kullanamayanlarda olduğu görülmelidir. Akademisyenlerimize, bilim insanlarımıza akademik yükseltilmelerde kendi ana dili dışında ve dünyada tanınmış dergilerde, yabancı dilde yayımladığı makalelere Türkçeye göre daha yüksek puan vererek ödüllendiriyor; Türkçe yayınlara ikinci sınıf çalışma muamelesi yapıyoruz. Bu topraklarda yaşayan sorumluluk sahibi her bilim insanı ürettiği bilimsel bilgiyi önce ülkesi ve milletinin refahı için kullanacak, onun yayılması için yazdığı her cümleyi değil, her kelimeyi değil, her harfi düşünerek kullanan dikkatli ve özenli bir araştırmacı olmanın yanı sıra, iyi bir vatandaş, vatanını çok seven bir yurttaş, Anadolu topraklarına ve Türk bayrağı ile Türk örf ve töresine hayran gerçek bir vatansever olacaktır.
Bilim dili yabancı dilde öğretim bilim dili Türkçe yabancı dilde yayın
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Konular | Dil Çalışmaları (Diğer), Türk Dili ve Edebiyatı (Diğer) |
Bölüm | Araştırma Makalesi |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 30 Aralık 2017 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2017 Cilt: 5 Sayı: 4 |