World countries have entered a rapid development process with the industrial revolution. This development has led scarce and non-renewable resources in the world to be damaged.Development while preserving the environment as a result of the contribution of civil society organizations in the realization of the inquiry should be determined. Executive agencies, non-governmental organizations on environmental issues environmental approaches towards work has changed. Initially, the activities of non-governmental organizations defensive position in the face of the administration, the time has begun to take into account non-governmental organizations. However, this was changed to take into account the attitude is no longer in the case of Turkey, a certain level of environmental non-governmental organizations to co-operate with the administration have traversed the stage
Dünya ülkeleri sanayi devrimi ile birlikte hızlı bir kalkınma sürecine girmiştir. Bu kalkınma dünya üzerindeki kıt ve yenilenemez kaynakların zarar görmesine neden olmuştur. Kaynakların zarar görmesi kalkınma şeklinin de sorgulanmasına yol açmıştır. Sivil toplum kuruluşlarının katkısıyla yapılan sorgulama sonucunda kalkınmanın çevreyi koruyarak gerçekleşmesi gerektiği belirlenmiştir. Çevre konusunda sivil toplum kuruluşlarının çalışmaları karşısında idari kuruluşların çevre konusundaki yaklaşımları da değişime uğramıştır. Önceleri sivil toplum kuruluşları karşısında faaliyetlerini savunma pozisyonunda olan idare, zamanla sivil toplum kuruluşlarını da dikkate almaya başlamıştır. Ancak bu dikkate alma tavrının da değişime uğradığı artık Türkiye örneğinde belirli düzeyde idare ile sivil toplum kuruluşlarının çevre konusunda işbirliği yapma aşamasına geçtiği ifade edilebilir.
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Bölüm | Research Article |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 1 Mayıs 2013 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2013 |