Modern dünyanın anlatım türü olan romanda olay örgüsünü şekillendiren bir hikâye ile hikâyenin aktarıcısı olan anlatıcı romanın önemli iki unsuru olarak dikkati çeker. Bazı yazarlar hikâyeyi romanın temel unsuru sayarlar, fakat bu durum anlatıcının söz konusu önem ve önceliğini değiştirmez. Anlatıcı olmadan romanı şekillendirmek ve inşa etmek mümkün değildir. Roman onun varlığıyla kurulur, kurgulanır. O olmadan olayları anlatmak, olayların akışında rol alan karakterleri tanıtmak mümkün olmaz. Anlatıcı, anlatı dünyasının hem ‘yapıcı’, hem de ‘yansıtıcı’ unsurudur. Roman başta olmak üzere tüm anlatı metinlerinde anlatımın üslubu ve anlatıcının tavrı son derece önemlidir. Roman yazarı, anlatıcıyı ve onun bakış açısını, anlatıcının olaylar karşısındaki tavrını belirlemek zorundadır. Kurmaca âlemin önemli unsurlarından olan anlatıcı yaşama en yakın ögedir. Okuyucu olaylara, karakterlere, mekân ve zamana onun gözüyle bakar, olay ve durumları anlamaya çalışır. Anlatıcının yapısal unsurlar karşısındaki konumu ve duruşu okuyucunun da bakış açısını doğrudan etkiler. Bu çalışma Ahmet Hamdi Tanpınar’ın Sahnenin Dışındakiler romanında anlatıcının yapısal unsurları aktarma noktasındaki tutumunu ele alacaktır.
“Sahnenin Dışındakiler” romanı yapısal unsurlar anlatıcının tavrı
“Sahnenin Dışındakiler” romanı yapısal unsurlar anlatıcının tavrı
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Konular | Edebi Çalışmalar |
Bölüm | Araştırma Makaleleri |
Yazarlar | |
Erken Görünüm Tarihi | 26 Aralık 2022 |
Yayımlanma Tarihi | 30 Aralık 2022 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2022 Sayı: 8 |
ULAKBİM-DERGİPARK Bünyesinde Faaliyet Gösteren International Journal of Filologia (IJOF) Filoloji Alanında Yayımlanan Uluslararası Hakemli, Bilimsel Bir Dergidir.