Sneeze is praised and attributed to God and yawning is attributed to the devil by being scorned in the narrations. This situation causes sneezing, which is a human inherent need, to be perceived as beneficial for the body and yawning as harmful. Throughout history, sneezing and yawning, which have been associated with many different signs such as bad luck, death, and gospel, may cause the subject to be perceived in line with other beliefs and cultures. Therewithal, after the sneeze, thanks and mutual prayer in the narratives reveals the role of the Sunnah in creating an Islamic social structure and its relation with rituals, which also constitute a collective structure rather than individuality by keeping social memory alive, but also a common function in society. The article tackles the association of sneezing and yawning with Rahmān and Satan in the words and practices of Prophet Muhammad (pbuh) on the basis of scientific data and aims to explain the difference between the narratives said on this subject and the superstitions believed throughout history. Furthermore, the article explains the correlation of Islamic practices after sneezing with the concept of ritual, which is one of the fundamental topics of social sciences.
Bazı rivâyetlerde hapşırığın övülerek Allah’a nispet edilmesi, esnemenin yerilerek şeytana nispet edilmesi insanî fıtrî bir ihtiyaç olan hapşırmanın vücuda faydalı, esnemenin zararlı olarak anlaşılmasına sebebiyet vermektedir. Tarih boyunca çeşitli itikat ve kültürlerde uğursuzluk, ölüm, müjde gibi birçok farklı alâmetle bağdaştırılan hapşırma ve esnemenin rivâyetlerdeki mevcut hali, konunun diğer inanç ve kültürler çizgisinde algılanmasına sebebiyet verebilecek niteliktedir. Bununla birlikte rivâyetlerde hapşırma sonrası yapılan şükür ve karşılıklı dua, İslâmî bir toplum yapısı oluşturmada sünnetin rolünü ve bunun toplumsal hafızayı canlı tutarak bireysellikten öte kolektif bir yapı oluşturan, aynı zamanda toplumda ortak bir işlevi olan ritüellerle ilişkisini gündeme getirmektedir. Makale, Hz. Peygamber’in söz ve uygulamalarında Rahmân ve Şeytan’la bağdaştırılan hapşırma ve esneme eylemlerini bilimsel veriler zemininde ele alarak, bu konuda buyrulan rivâyetlerin tarih boyunca inanılan hurâfelerden farkını açıklamayı hedeflemektedir. Ayrıca makale hapşırma sonrası İslâmî uygulamaların sosyal bilimlerin temel konularından biri olan ritüel kavramıyla olan ilintisini de açıklamaktadır.
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Konular | Din Araştırmaları |
Bölüm | Araştırma Makaleleri |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 30 Aralık 2020 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2020 |