This study (i) analyzes the legitimation arguments and individual conceptions of classical political power and (ii) evaluates them in terms of modern political thought. The aim of the study is (iii) to question the relationship between the legitimacy arguments of power and the
design of the individual in terms of the power-value problem. In this context, the dominant legitimation arguments of the classical conception of rulership, such as power, conquest, paternalism, and theocracy, are analyzed to determine how they relate to a hierarchical society and an unequal understanding of the individual. The study argues that Platonic and Aristotelian thought, which explains political power in terms of virtue, is fundamentally inequitable and provides a logistics for the classical sovereignty arguments of the Middle Ages. On the other hand, the doctrines of natural law, which provided a transition between medieval and modern political thought, despite their inspiring qualities, did not prioritize the questioning of the classical type of power. In contrast, a radical reaction against the classical conception of power seems to have been possible from the seventeenth century onward with the theories of the social contract, beginning with Thomas Hobbes and developing its terminology with John Locke and Jean-Jacques Rousseau. In the first part of the study, the objections of the contractarian approach to the classical legitimacy arguments of power and the design of the individual are discussed together with their justifications. The final section questions the relationship between the transformation of political legitimacy arguments and the conception of the individual.
Arguments of Political Legitimacy Classical Political Power Conception of the Individual History of Philosophy Monarchy Theocracy
Bu çalışma (i) klasik siyasi iktidarın meşruiyet argümanlarını ele alarak (ii) modern siyaset düşüncesi açısından değerlendirmektedir. Çalışmanın amacı (iii) iktidarın meşruiyet argümanları ile birey tasarımı arasındaki ilişkiyi tartışarak iktidar-değer problemi açısından sorgulamaktır. Bunun için klasik iktidarın; güç, fetih, paternal ve teokratik gibi başat meşruiyet argümanları ele alınarak nasıl bir hiyerarşik toplum ve eşitsizlikçi birey anlayışı vazettiği üzerinde durulmaktadır. Bu bağlamda siyasi iktidarı erdem ilkeleriyle açıklayan antik erdem düşüncesinin temelde eşitsizlikçi olduğu ve Orta Çağ’ın klasik hükümranlık argümanlarına lojistik sağladığı savunulmaktadır. Doğal hukuk doktrinleri ise ilham verici niteliklerine rağmen klasik iktidar tipinin sorgulamasına öncelik vermemiş görünmektedir. Buna karşın, klasik iktidar anlayışına karşı radikal bir reaksiyon 17. yüzyıldan itibaren, Thomas Hobbes ile başlayarak John Locke ve Jean-Jacques Rousseau ile terminolojisini inşa eden toplumsal sözleşme teorileri ile mümkün olmuş görünmektedir. Çalışmanın ilk bölümünde sözleşmeci yaklaşımın klasik iktidarın meşruiyet argümanları ve birey tasarımına yönelik itirazları gerekçeleriyle birlikte ele alınmaktadır. Son bölümde ise siyasal meşruiyet argümanlarının dönüşümü ile birey tasavvuru arasındaki ilişki sorgulanmaktadır.
Siyasal Meşruiyet Argümanları Klasik İktidar Birey Tasavvuru Felsefe Tarihi Monarşi Teokrasi
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Konular | Felsefe Tarihi (Diğer) |
Bölüm | Araştırma Makaleleri |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 31 Aralık 2023 |
Gönderilme Tarihi | 25 Eylül 2023 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2023 Sayı: 60 |