Postgraduate education in universities, both structurally and theoretically, serves as crucial systems for the development of advanced scientific knowledge and the production of important scientific research. Just as in the past, today, postgraduate programs established within university structures, encompassing master's and doctoral studies, constitute a significant portion of academic activities in universities. Particularly, the thesis prepared within doctoral programs are highly important for the development and dissemination of scientific knowledge. This is because a doctoral thesis is a synthesis of specialized knowledge and research that further advances this knowledge.
However, it is observed that, starting from the undergraduate education level throughout Turkey, emphasis is predominantly placed on mainstream theories rather than critical perspectives and critical theories at postgraduate levels. Even in the theses prepared in the doctoral programs related to public relations affiliated with the communication discipline, mainstream perspectives and theories still seem to dominate. This study aims to examine doctoral theses written in the field of public relations in Turkey between 1992 and 2023, with the goal of determining whether the trends in doctoral-level public relations studies are mainstream or critical based on the topics under investigation.
Critical theories, known for their pattern against mainstream approaches, strive to understand human behavior and relationships comprehensively and multifaceted through a strong theoretical framework based on various disciplines. This effort to understand requires the development of high-level intellectual skills such as questioning, researching, and critical thinking, rather than conforming to traditional thought systems. Despite the evident importance of a critical perspective, especially in the field of public relations, this tendency is not frequently observed in postgraduate theses.
Based on the data obtained at the end of this study, it can be concluded that the theses produced in the field of public relations at the doctoral level are distant from the pattern of critical theory. According to the findings, it is determined that the topics predominantly researched through mainstream public relations theories in the theses are 'Internal Public Relations,' 'Social Media,' and 'Strategic Communication,' with a significant number (N=129), while those nourished by critical theories are rare (N=1).
Public Relations Postgraduate Public Relations Public Relations Doctoral Thesis Critical Theories Critical Thinking.
Üniversitelerin lisansüstü eğitimleri, gerek yapısal gerekse de teorik olarak taşıdığı işlev itibariyle üst bilimsel bilginin geliştiği ve akademik çalışmaların yapıldığı önemli bilim üretme sistemleridir. Dün olduğu gibi bugün de üniversiteler bünyesinde kurulmuş olan lisansüstü enstitülerin programlarında, yüksek lisans ve doktora çalışmaları, üniversitelerdeki akademik çalışmaların önemli bir bölümünü oluşturmaktadır. Özellikle doktora programları kapsamında hazırlanan tezler, bilimsel bilginin gelişimi ve yayılımı açısından oldukça önemlidir. Çünkü bir doktora tezi hem uzmanlaşmış bilginin hem de bu bilgiyi daha da geliştiren araştırmanın bir sentezidir. Ancak Türkiye genelindeki lisans eğitimi seviyesinden itibaren lisansüstü seviyelerde de eleştirel bakış açısı ve eleştirel kuramlar yerine ağırlıklı olarak ana akım kuramlara yer verildiği gözlenmektedir. İletişim ana bilim dalına bağlı halkla ilişkiler doktora programlarında hazırlanan tezlerde de ana akım bakış açısı ve teorilerin hala egemen olduğu söylenebilir. Bu çalışma, 1992-2023 yılları arasında Türkiyede halkla ilişkiler alanında yazılmış doktora tezleri inceleyerek, incelenen konular itibarı ile doktora seviyesindeki halkla ilişkiler eğiliminin ana akım veya eleştirel olup olmadığını ortaya koymayı amaçlamıştır. Ana akım yaklaşımlara karşı örüntüsüyle bilinen eleştirel kuramlar, çeşitli disiplinlere dayanan güçlü kuramsal çerçevesi ile insan davranışını ve ilişkilerini bütüncül ve çok yönlü olarak anlamaya çalışmaktadır. Bu anlama çabası, geleneksel düşünce sistemlerine uymaktan ziyade sorgulama, araştırma ve eleştirel düşünme gibi üst düzey zihinsel becerilerin geliştirilmesini gerektirmektedir. Eleştirel bakış açısının önemi bu denli açık olsa da özellikle halkla ilişkiler alanı ile ilgili lisansüstü tezlerde bu eğilim fazla görülmemektedir. Bu çalışmanın sonunda elde edilen veriler ışığında, halkla ilişkiler doktora alanında üretilmiş tezlerin eleştirel kuram örüntüsünden uzak olduğunu söylemek mümkündür. Bulgulara göre, tez konularının ağırlıklı olarak ana akım halkla ilişkiler teorilerden beslendiği (S=129), eleştirel kuramlardan beslenenlerin ise sayıca nadir (S=1); tezlerde ana akım üzerinden en çok araştırılan konuların ‘Kurum içi halkla ilişkiler’, ‘Sosyal medya’ ve ‘Stratejik iletişim’ olduğu belirlenmiştir.
Halkla İlişkiler Lisansüstü Halkla İlişkiler Halkla İlişkiler Doktora Tezi Eleştirel Kuramlar Eleştirel Düşünce
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Konular | İletişim Çalışmaları, İletişim Eğitimi, İletişim Kuramları |
Bölüm | Araştırma Makalesi |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 31 Mayıs 2024 |
Gönderilme Tarihi | 5 Mart 2024 |
Kabul Tarihi | 6 Mayıs 2024 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2024 Cilt: 1 Sayı: 1 |