(Erişim Tarihi: 20.04.2016)." />
Felsefe
tarihinin en zor filozoflarından bir kuşkusuz Spinoza’dır. Spinoza’yı bu
kategoriye
dahil etmemizin sebebi,
felsefesinin monistik karakterde olması ve bu nitelikteki felsefesini olgusal
bir evrende ve zorunlu olarak olgu ile sınırlı bir dil ile açıklamaya
çalışmasıdır. Aşina olduğumuz ve birliğine dair deneyimine sahip olamadığımız
çokluğun doğal karakteri ile ilgili olarak ortaya konan epistemolojik
argümanların, kendisine zıt bir göndergede bulunmasının anlaşılmazlığı açıktır.
Kanımızca Spinoza, felsefesi ile bu zorluğa meydan okuma çabasındadır.
Dolayısıyla Spinoza’ya ilişkin birbirine zıt değerlendirmelerin olması da
doğaldır. Bu zıtlıklardan pay alan ana meselelerden biri ise kuşkusuz onun
Tanrı’ya dair görüşleridir. Kimi yorumcular onu panteist olarak nitelerken
kimisi ise ateist olduğunu ileri sürmektedir. Bu makalede L. Strauss ve E. E.
Harris’in filozofun Tanrı telakkisine yönelik farklı yorumlamalarını
irdeleyerek hangi yorumun daha doğru olabileceğini değerlendirmeye çalışacağız.
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Bölüm | Makaleler |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 1 Temmuz 2016 |
Gönderilme Tarihi | 1 Ocak 2016 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2016 Cilt: 5 Sayı: 1 |
İnönü Üniversitesi Uluslararası Sosyal Bilimler Dergisi
This work is licensed under a Creative Commons Attribution-NonCommercial 4.0 International License.