The most effective art form in reflecting the reality of the world we live in is cinema. Cinema has an important function in bringing images to life and interpreting them. In conveying the reality of events, phenomena, subjects, people, places, locations, and periods, cinema has a significant representational power. Cinema captures the photograph of life by depicting both positive and negative experiences, tensions, discomforts, expectations, changes, etc., with its representational ability. Within the captured photograph, there are pains, sorrows, joys, happiness, unhappiness, etc. Natural disasters are among the most painful events experienced in the world and in our country. One of the greatest disasters is earthquakes. In this study, the relationship between the way cinema presents the realities of life and the things represented by the topics it addresses (event, phenomenon, subject, person, place, location, period, etc.) has been examined. In the presentation of reality in cinema, the phenomenon of earthquakes has been examined within the theoretical framework created by the concept of representation. The film San Andreas Fault was selected as a purposive sample for the study. The discourse analysis method was used in the film's analysis. The analysis of the San Andreas Fault film aimed to observe its ability and flexibility in reflecting social, cultural, psychological, and economic impacts. It is possible to evaluate the San Andreas Fault film as technically successful in terms of its presentation of the formation of the earthquake, the events experienced during the earthquake, the damage caused by the earthquake, and the events that occurred after the earthquake. However, the absence of human emotions such as panic, distress, fear, excitement, compassion, mercy, etc., during and after the earthquake has been observed as significant shortcomings within the film.
---
Yaşanılan dünya gerçeğini yansıtma konusunda en etkili sanat dalı sinemadır. Sinema görüntüleri canlandırma ve görüntüleri anlamlandırma konusunda önemli bir işleve sahiptir. Yaşanılan olayların, olguların, konuların, kişilerin, mekanların, yerlerin, dönemin, gerçeğine uygun olarak aktarımında sinemanın temsil gücü fazladır. Sinema temsil yeteneği ile olumlu, olumsuz yaşanılanları, gerilimleri, rahatsızlıkları, beklentileri, değişimleri, v.b. görüntüleyerek hayatın fotoğrafını çeker. Çekilen fotoğrafın içinde acılar, hüzünler, sevinçler, mutluluklar, mutsuzluklar, v.b. vardır. Dünyada ve ülkemizde yaşanılan acı olayların başında afetler gelir. Afetlerin en büyüklerinden birisi de depremlerdir. Bu çalışmada sinemanın hayatın içindeki gerçekleri gösterme biçimi ile gerçeklerin sunumunda ele aldığı konuların temsil ettiği (olay, olgu, konu, kişi, mekan, yerlerin, dönem, v.b.) şeyler arasındaki ilişki ele alınmıştır. Sinemada gerçeğin sunumunda temsil konusunun oluşturduğu teorik yapının içerisinde deprem olgusu incelenmiştir. Çalışmaya San Andreas Fayı filmi amaçlı örneklem kapsamında seçilmiştir. Filmin çözümünde söylem analizi yöntemi kullanılmıştır. Çözümlemesi yapılan San Andreas Fayı filminin, depremin yol açtığı sosyal, kültürel, psikolojik, ekonomik etkileri yansıtıp yansıtamadığı gözlenmeye çalışılmıştır. San Andreas Fayı filmini, depremin meydana gelişini, deprem sırasında yaşananları, depremin verdiği hasarı, deprem sonrasında ortaya çıkan sorunları göstermesi bakımından başarılı olarak değerlendirmek mümkündür. Ancak insanların panik, telaş, korku, heyecan, acıma, merhamet, v.b. insani duygulara deprem sırasında ve deprem olduktan sonra yer verilmemiş olması filmin içindeki önemli eksiklikler olarak tespit edilmiştir.
Bu çalışmaya Etik Kurul raporu gerekmemektedir.
---
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Konular | Sinema Sosyolojisi, Sosyoloji (Diğer) |
Bölüm | Araştırma |
Yazarlar | |
Proje Numarası | --- |
Erken Görünüm Tarihi | 30 Aralık 2024 |
Yayımlanma Tarihi | 31 Aralık 2024 |
Gönderilme Tarihi | 15 Kasım 2024 |
Kabul Tarihi | 27 Aralık 2024 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2024 Cilt: 10 Sayı: 2 |
Uluslararası Kültürel ve Sosyal Araştırmalar Dergisi