Ceza muhakemesi hukukumuzda,
serbest delil ve serbest değerlendirme sistemleri benimsenmiştir. Bu nedenle
hukuka uygun olarak elde edilmiş her türlü delilin ispat unsuru olarak
değerlendirilebilmesi ve hâkimin vicdani kanaatini etkilemesi mümkündür. Bu
bağlamda ceza muhakemesinde maddi gerçeğin ispatı amacıyla en çok kullanılan
araçlardan biri de mağdur beyanıdır. Ancak mağdurun, uyuşmazlığın tarafı
olması, yemin etme yükümlülüğünün bulunmaması, sanığa karşı kin ve öfke duyması
gibi nedenlerle tarafsız davranması ve doğruyu söylemesi ihtimali oldukça
zayıftır. Özellikle de tek delilin mağdurun beyanı olduğu suçlara ilişkin ceza
yargılamalarında, mahkeme hangi sebeplerle mağdurun beyanının güvenilir
olduğunu ve sanığın beyanın üstün tuttuğunu somut ve inandırıcı gerekçelerle
denetime olanak verecek açıklamalıdır. Ceza muhakemesi hukukunda mağdur beyanının
sanık beyanından bir üstünlüğü bulunmamaktadır. Bu nedenlerle, mağdur beyanının
tek başına mahkûmiyet kararına esas alınması şüpheden sanık yararlanır ilkesine
açıkça aykırı olacaktır.
Bu çalışmada, ceza muhakemesi
kapsamında mağdur beyanının delil niteliği ve ispata etkisi üzerinde durularak,
maddi gerçeğe ulaşılmaya çalışılırken hem mağdur haklarının tam olarak
korunması hem de sanığın masumiyet hakkının korunmasında ölçü kurallar
belirlenmeye çalışılmıştır.
In our criminal procedure law,
free evidence and free evaluation systems have been adopted. For this reason,
it is possible that any evidence obtained in accordance with the law can be
regarded as proof and affect the judge's conscientious conviction. In this
context, one of the most used tools for criminal proceedings is the victim
testimony. However, chance that the victim may tell the truth and be neutral is
too slight for he reasons such as his being part of the conflict, having the
responsibility to swear, his hatred and grudge against the suspect. Especially
in criminal proceedings for offenses where the only evidence is the testimony
of the victim, the court must demonstrate by what means that the victim's
statement is reliable and that the hypothesis is superior to the statement,
allowing for concrete and convincing justification. In the criminal procedure
law, victim testimony does not have any advantage over the defendant's
testimony. For these reasons, the victim testimony alone is the basis for
conviction that will be clearly contrary to the principle of defendant benefit
from doubt.
In this study, it was tried to be
determined some standard rules not only for protecting the rights of the victim
implicitly but also for protecting the presumption of innocence of the suspect
while the effect of the suspect’s statement on evidence and probative force was
put emphasis on and material fact was tried to be reached.
Konular | Hukuk |
---|---|
Bölüm | Makaleler |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 31 Aralık 2017 |
Gönderilme Tarihi | 13 Temmuz 2017 |
Kabul Tarihi | 28 Aralık 2017 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2017 |
Bu eser Creative Commons Atıf-GayriTicari 4.0 Uluslararası Lisansı ile lisanslanmıştır.