III. Ahmet döneminde 1718 yılında imzalanan Pasarofça
Antlaşması’ndan sonra Batı ile uzun süreli barış devrine girilmiştir ve ilk
elçiler Avrupa’ya yollanmıştır. Bu amaçla Yirmisekiz Mehmet Çelebi ilk Osmanlı
elçisi olarak Fransa’ya gönderilmiştir. Yirmisekiz Mehmet Çelebi’nin Fransa
seyahatinden getirdiği saray ve bahçe planları ile sefaretname Padişah III.
Ahmet ve Sadrazam Nevşehirli Damat İbrahim Paşa’nın dikkatini çekmiştir. Bu
sebeple III. Ahmet döneminde hem sultan hem de devlet ricali tarafından
özelikle İstanbul’da çok sayıda imar faaliyeti gerçekleştirilmiştir. Lale Devri
olarak adlandırılan 1718-1730 yılları arasındaki dönemde kasırlar, köşkler,
saraylar, çeşmeler, sebiller, kütüphaneler ve orta ölçekli külliyeler
yapılmıştır. 1722 yılında yaptırılan Ahmediye Külliyesi de dönemin en önemli orta
ölçekli komplekslerinden biridir. Bu külliye genel olarak Klasik Osmanlı
mimarisi özelliklerine sahiptir. Ancak kompleksin bazı bölümlerinde Doğu-Batı
sentezi uygulamalar da görülmektedir. Bu açıdan bakıldığında Ahmediye Külliyesi
aynı zamanda bir geçiş dönemi yapısıdır.
After the Treaty of Passarowitz was signed
in 1718 under Ahmed III's rule, the Ottoman Empire entered a long period of peace with the West, and subsequently, first
envoys were sent to Europe. To
this end, Yirmisekiz (twenty-eight) Mehmet Çelebi was sent to France as the
first Ottoman envoy. The
palace and garden plans brought by Mehmet Çelebi
from France caught the
attention of Sultan Ahmed III and Grand Vizier Nevşehirli Damat Ibrahim Pasha. For this
reason, during the reign of Ahmed III, both the sultan and dignitaries
commissioned a large number of buildings,
especially in Istanbul.
Between the years 1718 and 1730, the so-called Tulip Era, many pavilions, kiosks, palaces, fountains, libraries, and medium-sized complexes
were built. Ahmediye Complex, built in 1722,
is one of the most important medium-sized complexes of this
period. Overall, this complex bears
the characteristics of Classical Ottoman architecture. However, in some parts of the complex, practices reflecting East-West synthesis are also
seen. From this perspective, the Ahmediye Complex is also a structure of the transition period.
Primary Language | Turkish |
---|---|
Journal Section | MAKALELER/ARTICLES |
Authors | |
Publication Date | July 31, 2019 |
Submission Date | February 4, 2019 |
Published in Issue | Year 2019 Issue: 12 |