Suyun insanoğlu için yaşamsal önemde bir kaynak olduğu yadsınamaz bir gerçekliktir. Aynı şekilde bu gerçeklik göz önünde bulundurulduğunda su kaynaklarının güvenliği ve temiz su kaynaklarına erişimin sağlanması konularının devletlerin iç ve dış politikalarının en önemli gündem maddesini oluşturduğu görülmektedir. Bir başka deyişle gerek iklim değişikliği gerekse insan kaynaklı nedenlerden ötürü temiz su kaynaklarının tehdit altında olduğu görülmektedir. Bu meyanda bu çalışmada temiz su kaynakları bakımından zengin olan akifer kaynaklarının uluslararası ilişkilerdeki yerine temas edilmiştir. Siyasi tarihe bakıldığında dünyanın birçok farklı bölgesinde akifer kaynaklarına sahip olabilmek amacıyla devletlerin birbirleriyle mücadele içerisinde oldukları görülmektedir. Çalışmada önemli akifer kaynakları arasında yer alan Güney Asya ve Güney Amerika bölgelerinde bulunan Brahmaputra ve Guarani akifer sistemleri incelenmeye tabi tutulmuştur. Devletlerin bu akifer sistemlerine yönelik dış politika stratejilerine bakıldığında Brahmaputra akifer sistemi üzerinde çatışmanın; buna karşın Guarani akifer sistemi üzerinde ise her ne kadar başlangıçta bir çatışma stratejisi izlenmiş olsa da zamanla Bölgesel Güvenlik Kompleksi Teorisi çerçevesinde iş birliğine dönük bir dış politika stratejisi izledikleri görülmektedir. Çalışmada belli başlı akifer sistemleri ile çatışma kavramı arasında nasıl bir ilişki olduğu niteliksel araştırma yöntemleri kullanılmak suretiyle ortaya koyulması çalışılmıştır.
It is a well-established fact that water is an essential resource for human survival. Consequently, addressing issues related to water resource security and ensuring access to clean water is a top priority for both domestic and foreign policies of nations. Essentially, the availability of clean water is threatened by factors like climate change and human activities. This has led to discussions about the significance of aquifer resources, which hold abundant clean water, in the realm of international relations. Historical analysis reveals that states have often competed for control over aquifer resources in various parts of the world. This study focuses on the Brahmaputra and Guarani aquifer systems in South Asia and South America, respectively, which are among the most significant aquifer resources. By examining the foreign policy approaches of states toward these aquifer systems, it is observed that while conflicts have arisen over the Brahmaputra aquifer system, a shift toward cooperative strategies has occurred over time regarding the Guarani Aquifer System, following the principles of the Regional Security Complex Theory. The aim of this study is to explore the relationship between specific aquifer systems and the concept of conflict through qualitative research methods.
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Konular | Uluslararası İlişkiler (Diğer) |
Bölüm | Araştırma Makaleleri |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 5 Nisan 2024 |
Gönderilme Tarihi | 22 Kasım 2023 |
Kabul Tarihi | 14 Ocak 2024 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2024 |