Yüzyılın başından itibaren, kıta felsefesi ve analitik felsefe arasındaki tartışmalı ayrımın ötesine geçmeye çalışan ve özellikle fenomenolojinin birleştirici bir rol oynadığı girişimlere daha çok rastlamaya başladık. İki gelenek arasındaki köprünün fenomenoloji üzerinden kurulması, fenomenoloji ve analitik felsefenin kökende ortak sorulardan yola çıkmış olmalarına, tarihsel gelişimleri boyunca yollarının çeşitli şekillerde tekrar tekrar kesişmesine ve kısmen de felsefeden beklentilerin benzerliğine bağlanabilir. Makale iki felsefe arasındaki gelgitli ilişkiyi “anlam” sorusu üzerinden ele alıyor ve son yıllarda özellikle zihin felsefesi alanında ortaya çıkan işbirliğinin arka planını açık kılmaya çalışıyor. İlk bölüm doğuşlarında aynı sorundan yola çıkan, ama biri dilsel anlamı ve dilsel analizi merkeze alan, diğeri dilsel anlamın içinde ortaya çıktığı dilsel bilinç yaşantılarının analizine dayanan iki felsefeyi karşı karşıya koyuyor. İkinci bölüm fenomenolojide anlamın, sadece ifade yaşantılarına özgü olarak değil de tüm bilinç yaşantılarına içkin bir şey olarak kavrandığını; anlam kavramının bu şekilde genişlemesinin, analitik felsefeden gelen bir ilhamla nasıl bir yönelimsellik yorumuna yol açtığını açıklıyor. Üçüncü ve son bölüm ise fenomenolojinin, dilsel anlam ile dolaysız deneyimde kurulan dilöncesi anlam arasında varolduğunu ileri sürdüğü genetik ilişkiyi ele alıyor. Ayrıca sadece dilsel anlamı açık kılmayı amaçlayan dilsel bir analizle sınırlı bir felsefenin, bir deneyim kuramıyla tamamlanması gerektiği öne sürüyor. Fenomenoloji, bilinçdünya korelasyonunun özsel yapılarını ve bunların genetik kuruluşunu betimleyen bir felsefe olmasıyla, dilsel anlam sorusunu önceleyen, dolayısıyla da olanaklı bir dil felsefesini tamamlayacak olan bir deneyim kuramını ortaya koyma görevini üstlenebilir. Analitik zihin felsefesinde yürütülen güncel tartışmalarda fenomenolojinin bu olası katkısı fark edilmiş görünmektedir.
Fenomenoloji analitik felsefe anlam dilsel anlam yönelimsellik
Nowadays, a bridge is being built between continental philosophy and analytic philosophy through phenomenology. This can be attributed to the fact that phenomenology and analytic philosophy are rooted in common questions, that their paths have crossed again and again in various ways throughout their historical development, and partly to the similarity of philosophical expectations. The article addresses the tidal relationship between the two philosophies through the question of "meaning" and tries to clarify the background of the cooperation that has emerged in the field of philosophy of mind in recent years. The first part confronts two philosophies, one centred on meaning and linguistic analysis, the other on the analysis of linguistic acts of consciousness in which meaning emerges, through the encounter between Frege and Husserl. The second part explains how in phenomenology meaning is conceived not only as something specific to linguistic acts, but also as something that is immanent to all acts of consciousness; and how this extension of the concept of meaning leads to an interpretation of intentionality inspired by analytic philosophy. The third and last part deals with the genetic relation that phenomenology assumes between linguistic meaning and the pre-linguistic sense constituted in our immediate experience. It also argues that a philosophy soleyl limited to linguistic analysis should be complemented by a theory of experience. Phenomenology, as a philosophy that describes the essential structures of the correlation between consciousness and the world as well as their genetic constitution, can undertake the task of presenting a theory of experience that precedes the question of linguistic meaning and can therefore complement a philosophy of language. This possible contribution of phenomenology is becoming more recognised in current debates in analytic philosophy of mind.
Phenomenology analytic philosophy sense meaning intentionality
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Konular | Felsefe Tarihi (Diğer) |
Bölüm | Araştırma Makaleleri |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 29 Aralık 2023 |
Gönderilme Tarihi | 19 Kasım 2023 |
Kabul Tarihi | 29 Aralık 2023 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2023 Sayı: 59 |