Küçük yaşta müzik eğitimine başlayan Ludwig von Beethoven,
olağanüstü yeteneğiyle ve aldığı eğitimle klasik döneme adını yazdıran
besteciler arasında yer almıştır. Beethoven, klasik dönemin ve klasik dönemden
romantik döneme geçişin en önemli ve en verimli bestecilerindendir. Besteci,
zamanının müzik kuramlarına daha yenilikçi yaklaşmıştır ve müziğiyle gerek
armoni, gerekse de form ve modülasyon kavramlarına yenilikler getirmiştir. Bu
yeniliklerin ve farklılaşmanın en temel nedenlerinden biri eserlerine yansıdığı
da hissedilen Fransız Devrimi’nin etkileridir. Çünkü Beethoven kendisini bu
devrimin ortasında bulmuştur ve bu durum onu döneminin diğer bestecilerinden
oldukça farklı fikirsel yeniliklere sürüklemiştir. Bu yenilikler için müzik
tarihçileri tarafından bestecinin orta çağı ve olgunluk döneminde ortaya
çıktığı vurgulanmaktadır. Bestecinin olgunluk döneminden önce, W.A. Mozart'ın
etkisi seziliyor olsa bile Beethoven'in yenilikçi etkileri her eserinde
gittikçe belirginleşmeye ve ortaya çıkmaya başlıyordu. 1801 yılında bestelediği
op. 24 İlkbahar Sonatı ve op.28 Piyano sonatı bu izlerin belirgin
temsilcilerinden olduğu söylenmektedir. Op 110 piyano sonatı da Beethoven'in
olgunluk dönemi yapıtlarındandır ve 1821 yılında bestelediği, 1822 yılları
arasında yazdığı üç piyano sonatından birisidir. Eser kendi içinde sonat
formunun temel ögelerini göstermekle birlikte 3 ana bölümden oluşmaktadır.
Eserin bölüm başlıkları “Moderato cantabile molto espressivo”, “Allegro molto”,
“Allegro ma non troppo”dur. Bu çalışmada, “Moderato cantabile molto espressivo”
karakteri yapısındaki birinci bölümün tema bölgelerindeki ve geçiş
köprülerindeki modülasyon yapıları ele alınmıştır. Modülasyon yapıları bir
eserin dinamikliğini ve tazeliğini koruyan, eserin sürekliliğini sağlayan en
temel kompozisyon ögelerindendir.
Beethoven'ın kendi karakterinde dönemin anlayışına göre bu yapıların
daha farklı bir boyut kazandığı da gözlemlenmektedir. Kompozisyon materyalinde
önemli ögelerden olan kontrast kavramı, op 110 piyano sonatının modülasyon
bölgelerinde nasıl sağlandığı ve piyano eğitiminde gerekliliğine ışık tutacağı
düşünülmektedir.
Bölüm | Makaleler |
---|---|
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 25 Temmuz 2017 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2017 Sayı: 12 |