The present study attempts to offer a small-scale investigation of the willingness to communicate and its key antecedents, namely the self-perceived communication competence and the communication apprehension in Turkish and Romanian contexts. A total of 130 participants took part in this quantitative approach based study. The data suggested significant differences between the Romanian and Turkish participants, in that the former are more willing to communicate and more competent in using the English language compared to the Turkish participants. However, both groups had almost equal levels of communication apprehension. In terms of the relationships among the constructs, while strong positive correlations were found between the willingness to communicate and the self-perceived communication competence, negative relationships were found between the communication apprehension and willingness to communicate for both groups.
Bu çalışma, Türk ve Romanya bağlamlarında, İngilizce iletişim kurmaya olan istekliliği ve bunun öncülleri olan
algılanan iletişim yeteneği ve iletişim kaygısını inceleyen küçük ölçekli bir araştırma sunmaktadır. Bu nicel
yaklaşım temelli araştırmada toplam 130 katılımcı yer almıştır. Veriler Türk ve Romanyalı katılımcılar arasında
anlamlı farklılıklar ortaya koymuştur, buna göre Romanyalılar Türklere göre iletişim kurmaya daha istekliler ve
İngilizceyi kullanmada daha yeteneklilerdir. Ancak, her iki grup da hemen hemen aynı seviye iletişim kaygısına
sahiptir. Değişkenler arasındaki ilişkiler anlamında, iletişim kurmaya isteklilik ve algılanan iletişim yeteneği
arasında pozitif ilişki bulunurken; iletişim kaygısı ve iletişim kurmaya isteklilik arasında her iki grup için de
negatif ilişki bulunmuştur.
Diğer ID | JA93ES26VY |
---|---|
Bölüm | Araştırma Makalesi |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 1 Haziran 2015 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2015 Cilt: 11 Sayı: 1 |