The increasing influence of technology inevitably affects the ways in which translation studies engage with terminology and communication. In the sports environment, where globalization has positioned English as the primary medium of interaction, the question of whether authorities utilize borrowed or adapted terms has gained new significance. By applying Eugene Nida’s functional equivalence theory, which emphasizes the need for translated terms to convey the same function and effect in the target language, this research highlights how sports terminology translation is not merely a linguistic process but also a cultural one, shaping the reception and understanding of volleyball across different linguistic communities. The study explores how variations in Turkish and English volleyball terminology may influence the game perception of the target audience. Findings indicate that while English serves as the dominant language of global volleyball terminology, Turkish adaptations and borrowings introduce nuanced distinctions that affect how the game, player roles, and strategies are perceived. These variations not only influence spectators’ comprehension but also contribute to how volleyball is conceptualized and discussed in diverse linguistic contexts. Ultimately, the study reveals that translation choices extend beyond equivalence, reflecting the broader interaction between language, culture, and globalization in shaping sports communication.
volleyball terminology game perception functional equivalence sports terminology audience comprehension
Teknolojinin artan etkisi, çeviribilimin terminoloji ve iletişimle etkileşim biçimlerini kaçınılmaz olarak etkilemektedir. Küreselleşmenin İngilizceyi başlıca iletişim aracı hâline getirdiği spor ortamında, yetkili kurumların ödünç alınmış mı yoksa uyarlanmış mı terimleri kullandığı sorusu yeni bir önem kazanmıştır. Eugene Nida’nın hedef dilde aynı işlevi ve etkiyi iletme gerekliliğini vurgulayan işlevsel eşdeğerlik kuramı temel alınarak, bu araştırma spor terminolojisi çevirisinin yalnızca dilbilimsel bir süreç olmadığını, aynı zamanda kültürel bir süreç olduğunu ortaya koymakta; farklı dil topluluklarında voleybolun alımlanışını ve anlaşılmasını şekillendirdiğini vurgulamaktadır. Çalışma, Türkçe ve İngilizce voleybol terimlerindeki farklılıkların hedef kitlenin oyun algısını nasıl etkileyebileceğini incelemektedir. Bulgular, İngilizcenin küresel voleybol terminolojisinde baskın dil olarak işlev gördüğünü, ancak Türkçedeki uyarlama ve ödünçlemelerin oyunun, oyuncu rollerinin ve stratejilerin algılanış biçimini etkileyen anlam nüansları yarattığını göstermektedir. Bu farklılıklar yalnızca seyircilerin kavrayışını değil, aynı zamanda voleybolun çeşitli dilsel bağlamlarda nasıl kavramsallaştırıldığını ve tartışıldığını da etkilemektedir. Sonuç olarak, çalışma çeviri tercihlerinin yalnızca eşdeğerlik kavramının ötesine geçtiğini, dil, kültür ve küreselleşme arasındaki etkileşimin spor iletişimini nasıl biçimlendirdiğini ortaya koymaktadır.
voleybol terminolojisi oyunun algılanması işlevsel eşdeğerlik spor terminolojisi izleyici algısı
| Birincil Dil | İngilizce |
|---|---|
| Konular | Dil Çalışmaları (Diğer) |
| Bölüm | Araştırma Makalesi |
| Yazarlar | |
| Gönderilme Tarihi | 7 Kasım 2025 |
| Kabul Tarihi | 15 Aralık 2025 |
| Yayımlanma Tarihi | 29 Aralık 2025 |
| Yayımlandığı Sayı | Yıl 2025 Cilt: 9 Sayı: 2 |