Bu çalışmada öğrencilerin sürekli kaygı, cinsiyet, hatalı davranışlarına annebabalarının verdikleri tepkiler, anne-babaların öğrencinin okul yaşantısını takip sıklığı ve sosyal-kültürel faaliyetlere katılma sıklığı değişkenlerine göre saldırganlık düzeylerinin belirlenmesi amaçlanmıştır. Bu amaçla 2010-2011 eğitim öğretim yılında genel liselerde okuyan 479 lise 9. sınıf öğrencisine ulaşılmıştır. Araştırmada betimsel yöntem kullanılmıştır. Araştırma verileri; Buss ve Perry tarafından geliştirilen ve Can (2002) tarafından Türkçeye uyarlanan ‘Saldırganlık Ölçeği’ ve Spilberger, Gorsuch ve Laushene tarafından geliştirilen, 1985 yılında Öner ve Le Compte tarafından Türkçeye uyarlanan Durumluk-Sürekli Kaygı Envanteri’nin ‘Sürekli Kaygı Ölçeği’ ile toplanmıştır. Araştırma bulgularına göre; öğrencilerin saldırganlık ile sürekli kaygı düzeyleri arasında orta düzeyde pozitif yönde anlamlı bir ilişki saptanmıştır. Erkek öğrencilerin saldırganlık düzeyleri kızlardan anlamlı düzeyde yüksek çıkmıştır. Öğrencilerin, anne-babalarının hatalı davranışlarına verdikleri tepkiler ve okul yaşantısını takip sıklıkları ile onların saldırganlık düzeyleri arasında istatistiksel olarak anlamlı fark bulunmuştur. Hatalı davranışı hem anne hem de babaları tarafından konuşarak çözülmeye çalışılan öğrencilerin saldırganlık düzeyi, azarlanarak veya döverek cezalandırılan öğrencilerin saldırganlık düzeyine göre daha düşüktür. Ayrıca anne babaların öğrencinin okul yaşantısını takip etmek amacıyla öğretmenleri ile iletişime geçme ve öğrencilerin sosyal-kültürel faaliyetlere katılma sıklığı arttıkça öğrencilerin saldırganlık düzeylerinin düştüğü gözlenmiştir. Elde edilen bulgulara dayalı öneriler geliştirilmiştir
Saldırganlık düzeyi sürekli kaygı düzeyi lise 9. sınıf öğrencileri
The purpose of the present study is to determine aggression levels of the students according to such variables as continuous anxiety, parents’ responses to unacceptable behaviors of the students, frequency of parents’ following students’ school experiences and frequency of students’ participation in socio-cultural activities. To this end, the researchers administered the scales to 479 students studying at 9th grade of general high schools in the 2010-2011 education year. Descriptive method was used in the research. Data were collected using ‘Aggression Questionnaire’ developed by Buss and Perry and adapted in Turkish culture by Can (2002), and using ‘Continuous Anxiety Scale’ of the ‘The State-Trait Anxiety Inventory’ which was developed by Spilberger, Gorsuch and Laushene and translated into Turkish by Öner and Le Compte (1985). Findings of the research indicated a positive and significant association between
aggression and continuous anxiety levels of the students at moderate level.
Aggression levels of male students significantly differed from the female students’
and were higher. A statistically significant difference was found between parents’
responses to unacceptable behaviors of the students, frequency of their following
students’ school experiences and students’ level of aggression. Aggression levels of
the students whose parents sought to solve the problems with their unacceptable
behaviors by speaking to their children were lower than those whose parents
punished and fought them to solve the said behavioral problems. In addition,
findings revealed that the more parents communicated with the teachers in order to
follow their children’s school experiences and the students participated in sociocultural
activities, the less their levels of aggression were. Implications based on the
findings of the current study are discussed.
Level of aggression level of continuous anxiety 9th grade high school students
Diğer ID | JA33BG68HH |
---|---|
Bölüm | Makale |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 1 Aralık 2012 |
Gönderilme Tarihi | 1 Aralık 2012 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2012 Cilt: 11 Sayı: 3 |