Araştırma Makalesi
BibTex RIS Kaynak Göster

تكاثر السنة أم تناقصها؟ بحث في جدلية شمولية التدوين

Yıl 2020, Cilt: 7 Sayı: 1, 645 - 668, 29.06.2020
https://doi.org/10.46353/k7auifd.540141

Öz

ينظر أرباب المدرسة العقلية المعاصرة إلى تدوين السنة بارتياب، حيث يعتقدون أن تدوينها شابه كثير من الأخطاء التي أدت إلى فرض أحاديث أصبحت جزءاً من الدين وهي ليست منه في ٍ شيء، وقد تجلت أوجه الخلل بشكل واضح في شمولية التدوين. ِنوا كل السنة، بل أخفوا جزءاًمنها، ّ وههنا يورد العقلانيون أمرين متناقضين؛ الأول: إن المحدثين لم يدو لاسيما تلك الأحاديث المتعلقة بتقويض سلطة السلطان والحد من طغيانه، وأوضح مثال على ذلك خطبه صلى الله عليه وسلم التي غابت عنا بكليتها، ولم يصلنا منها شيء. ِن ٍ بكثير، فقد تكاثرت السنة حتى وصلت إلى هذا الكم ّ الثاني: إن الكم الحقيقي للسنة أقل مما ُدو الهائل، وأكثرها أباطيل وموضوعات، ضاع الصحيح بينها، ولم يعد هناك قدرة على تمييزه. وسنناقش في بحثنا هذا كلا الأمرين؛ ضياع جزء من السنة، وتكاثرها. وتظهر أهمية البحث في كونه يسلط الضوء على قضية مهمة تنازعتها الفهوم، ففي حين يذهب ِن من السنة ّ العقلانيون إلى الطعن في َّ المدون من السنة ً قلة أو ً كثرة، يذهب المحدثون إلى أن ما دو هو كل السنة، لا ٌ زائد عليه ولا ناقص منه. ويجيب البحث على جملة من الأسئلة الإشكالية، منها: ١–هل ضاع شيء من السنة لم يصل إلينا بسبب عبث السلاطين والأمراء بالمحدثين وتسلطهم عليهم. ٢–ما هي ماهية الأحاديث الضائعة، وما السبيل لمعرفتها؟ ٣–لماذا كثرت المرويات في القرن الثالث في حين كانت أقل من ذلك في القرون الأولى؟ ٤–هل يمكن الاحتجاج بالأحاديث المروية في أمصار إسلامية مع عدم وجودها عند الحجازيين؟ ٥–كيف روى أهل القرن الثالث بعض الأحاديث بأسانيد متصلة مع أن أهل القرون الأولى ما رووها إلا منقطعة؟ وقد خلص البحث إلى جملة من النتائج منها: يدعي العقلانيون أن السنة لم تدون جميعها، بل ضاعت أجزاء منها. وقد لعبت العوامل السياسية دوراً ّاب السنة من تدوينه. ولا أدل َ كت َع َن كبيراً في تدوين الأحاديث، فإذا عارض الحديث َ مصلحة ٍ حاكم مقَدت، فلا نجد اليوم َّ أي ٍ خطبة للنبي صلى الله عليه وسلم فيما بين أيدينا على ذلك من أن خمسمئة ٍ خطبة ٍ نبوية قد ف من مصادر السنة. َُدَّون ّن منها، أما ما لم ي ومن المعلوم أن الطريق الوحيد لمعرفة ما تتضمنه السنة إنما هو النظر فيما ُدِو فإنه لم يصل إلينا حتى نستطيع الحكم عليه سباً أو إيجاباً. وبالتالي فإن القول بأن الضائع أحاديث تضر بمصالح السلاطين لا يسنده دليل. وقد أظهرت الدراسة أن خطب النبي صلى الله عليه وسلم لم تستبعد من التدوين، ولكنها أخذت ِن من الإشارة إلى أن المدون خطبة للنبي صلى اللهعليهوسلم، ّ ً متعددة في تدوينها. فبعضها دو أشكالا وبعضها دون دونما إشارة إلى ذلك. وقد ألف كثير من العلماء المؤلفات الخاصة في خطب النبي صلى الله عليه وسلم، بلغت عند بعضهم أكثر من ستمائة خطبة. ً من ضياع كما يدعي العقلانيون أن السنة أقل بكثير مما دون، فكثير من المدون ليس من السنة، فبدلا الكثير من الحديث بسبب موت الحفاظ وذهاب الذاكرة؛ فإن الحال شهدالعكس من ذلك. ويعتبرون أن الأصل هو حديث الحجازيين، فما لم يوجد عندهم فلا أصل له. والحقيقة أن هذه الكثرة ليست حقيقية، فعدة الأحاديث الصحيحة بدون تكرير هي أربعة آلاف وأربعمائة ٍ حديث كما ذكر الثوري وشعبة ويحيى بن سعيد القطان وابن مهدي وأحمد بن حنبل وغيرهم. فالكلام عن ازدياد طرق الحديث وليس عن زيادة متونه، فالمتن واحد، والطرق إليه متعددة. َّ المرويات معتقادم الزمن ٌ افتراض يقومعلى تجاهل أصول وهو ما يدعونا إلى القول بأن افتراض أن تَِقل الرواية والتحديث. وبهذا يظهر أن تقادم الزمن ٌ عامل في زيادة الأحاديث وليس في تقليلها، ولكن وفق منطق المحدثين لا وفق منطق المشككين. ويرجع العقلانيون سبب كثرة الأحاديث إلى أن المحدثين في القرن الثالث قبلوا أحاديث كانت مرفوضة في القرون الأولى، كحديث العراقيين. وهذا القول مخالف لإجماع المحدثين على قبول حديث أي ٍراو ثقة أياً كان بلده، فالعبرة للصدق والحفظ لا إلى البلد والموطن. ويدلل العقلانيون على دعواهم بأن كثيراً من الأحاديث المنقطعة في موطأ مالك – وهو من علماء القرون الأولى – قد أضحت موصولة عند أهل القرن الثالث. والحق أن بعض ما رواه مالك منقطعاً في الموطأ رواه ً متصلا في موضعآخر،وما رواه من بعدمالك ً متصلا لا يستلزم أن يكون وصله صحيحاً، فقديكون الحديث ً متصلا ولا يصح، ولا أدل على ذلك من الأحاديث الأربعة التي رواها مالك منقطعة ووصلها ابن الصلاح، فقد جاء حديثان منها موصولين بسند ضعيف. كما أن بعض الأحاديث الموصولة روعي فيها الاتفاق في المعنى ولو كانت الألفاظ مختلفة،وهذا يعني أن الأحاديث الموصولةغير الأحاديث التي أوردها مالك منقطعة. وبهذا يظهر أن ما ادعاه العقلانيون غير صحيح، فلا يطعن في الأحاديث التي كانت تروى مرسلة في عصر إذا ما رويت موصولة في عصر آخر، لأن العبرة بصحة الطريق لا زمنه.

Kaynakça

  • Buhârî, Muhammed b. İsmâil. el-Câmiu’s-sahîh. Beyrut: Dâru İbn Kesir, ts.
  • Eba’l-Hayl, Halid. el-İticahu’l-akli ve ulûmü’l-hadis. Riyad: el-Cemiyetü’l-İlmiye, 1435.
  • Ebû Dâvûd, Süleymân b. el-Eş‘as. es-Sünen. Beyrut: Daru’l-Kitabi’l-Arabî, ts.
  • el-Hâzimî, Muhammed b. Musa. el-İ‘tibar fi’n-nasih ve’l-mensuhi mine’l-âsâr. Haydarabad: Dairatü’l-meârifi’l-Osmaniyye, 2. Basım, 1359.
  • el-Mutani, Abdulazim. eş-Şubuhatus-selasun. Kahire: Mektebetü Vehba, 1999.
  • eş-Şami, Salih. Mealimu’s-sunen. Şam: Darul-Kalem, 2. Basım 2015.
  • Hatîb el-Bağdâdî, Ahmed b. Ali. el-Câmi‘ li-Ahlâki’r-Râvî. Riyad: Mektebetü’lMeârif, 1403.
  • Hatîb el-Bağdâdî, Ahmed b. Ali. Târîhu Bağdâd. Beyrut: Daru’l-Kütübi’l-İlmiye, ts.
  • Hatîb el-Bağdâdî, Ahmed b. Ali. el-Kifâye fî ilmi’r-rivâye. Beyrut: el-Mektebetü’l-İlmîye, ts.
  • Heykel, Muhammed Hüseyin. Hayat Muhammed. Kahire: Daru’l-Meârif, 14. Basım, ts.
  • İbn Abdulber, Yusuf b. Abdullah. et-Temhid. Fas: Vizeretu’l-Evkâf, 1387.
  • İbn Ebû Şeybe, Abdullah b. Muhammed. el-Musannef. Riyad: Mektebetü-Rüşd, 2. Basım, 1409.
  • İbn Hacer el-Askalânî, Ahmet b. Ali. en-Nüket alâ İbnu’s-Salah. Medine: elCemiatu’l-İslamiyye, 1984.
  • Ahmed b. Hanbel, Ebû Abdillâh Ahmed b. Muhammed b. Hanbel eş-Seybânî. elMusned. Beyrut: Müessesetü’r-Risele, 2. Basım, 1999.
  • Ahmed b. Hanbel, Ebû Abdillâh Ahmed b. Muhammed b. Hanbel eş-Seybânî. elİlel ve Meârifetür-ricâl. Beyrut: el-Mektebü’l-İslâmî, 1988.
  • İbn Hibbân, Muhammed. Kitâbü’l-Mecrûhîn. Beyrut: Darü’l-Meârif, 1992.
  • İbn Mâce, Muhammed b. Yezid. es-Sünen. Beyrut: Darül-Fikir, ts.
  • İbn Receb el-Hanbelî, Abdurrahman b. Ahmed. Şerh İlelut-Tirmizi. Ürdün: Mektebetü’l-Mener, 1987.
  • İbnü’s-Salâh, Osman b. Abdurrahman. Ulûmü’l-hadîs. Darü’l-Fikr, 3. Basım, 2000.
  • Sehâvî, Muhammed b. Abdurrahman., Fethu’l-muğis bi-şerhi Elfiyyeti’l-hadîs. Beyrut: Darü’l-Kütübi’l-İlmiye, 1403.
  • Suyûtî, Abdurrahman b. Ebî bekir. Tedrîbü’r-râvî fî şerḥi Taḳrîbi’n-Nevevî. Şam: Darü’l-Kütübi’l-İlmiye, 3. Basım, 1417.
  • Suyûtî, Abdurrahman b. Ebî bekir. İsaful-mubata biricalil-muvata. Mısır: elMektebetü’t-Ticeriyye, by, ts.
  • Yâsîn, Abdülcevâd. es-Sulta fî’l-İslâm. ed-Dârül-Beyzâ: el-Merkezü’s-Sekâfî elArâbî, 2. Basım, 2000.
  • Zehebî, Muhammed b. Ahmed. Siyeru a‘lâmi’n-nübelâ. Beyrut: Müessesetür-Risale, 9. Basım,1993.

SÜNNET’İN FAZLALIĞI MI, EKSİKLİĞİ Mİ? SÜNNET TEDVİNİNİN KAPSAYICILIĞI HAKKINDA BİR ARAŞTIRMA

Yıl 2020, Cilt: 7 Sayı: 1, 645 - 668, 29.06.2020
https://doi.org/10.46353/k7auifd.540141

Öz

Günümüz akılcı ekoller sünnetin tedvinine(yazılışına) şüpheli bir bakış açısıyla bakıp, sünnetin tedvininde çok yanlışlar yapıldığına inanmaktadırlar. Bu yanlışlar dinin temelinde olmayan hadisleri bile dinin bir parçası haline getirmektedir. tedvinde yapılan yanlışlar da apaçık bir şekilde ortadada gözükmektedir. Bu akılcılar birbirine çelişen iki şey söylemektedir: Birincisi: diyorlarki: hadisçiler, bütün hadisleri yazmadılar, bir kısmı saklamışlardır. özellikle padişahlara zulümlerinden dolayı uygulanan ceza ve had ile ilgili hadisler. bunun açık örneği de: bilemediğimiz peygamberin hutbeleridir. bunlar elimize ulaşmamıştır. İkincisi: diyorlar ki: gerçek sünnetin sayısı, yazılanlardan daha azdır. Ama günümüzdekilerin sayısı, oldukça fazladır. bunların çoğu da ya batil yada mevzu hadislerdir. sahih hadisler de bu ikisi arasında ayrılmayacak kadar kaybolduğunu görüyoruz. Biz de bu konumuzda bu iki şeyi tartışacağız ( sünnetin çoğalması, sünnetin kaybolması). Araştırmanın önemi, kavramın tartıştığı önemli bir konuya ışık tutması gerçeğinde ortaya çıkmaktadır. Akılcılar Sünnet’in blogcularına birkaç veya daha fazla meydan okumaya giderken, akademisyenler Sünnet’ten yazılanların Sünnetin tamamı olduğunu söyler, ne fazlalık ne de eksikliliktir. Araştırma, aşağıdakiler de dahil olmak üzere bu sorulara cevap vermektedir: 1- hadisçılar valiler ya da padişahalrın zulümleri altında kaldıkalrı sürece acaba sünnetten bir eksiklk ya da gizleme olmuşmudur? 2- Kayıp hadislerin anlamı nedir ve bunu bilmenin yolu nedir? 3- rivayetler üçüncü yüzyılda ilk yüzyıllara göre neden çoğalmıştır? 4- hicazda rivayet edilmeyen ve diğer ülkelerde rivayet edilen hadisleri delil olarak gösterebilir? 5- Üçüncü yüzyıldaki rivayet edilen hadislerin senedinde kopuklulk olmadan rivayet edilirken, birinci yüzyılda o hadislerin senedinde kopukluk olurken nasil rivayet edilmiştir? Araştırmamız şu sonuçlara varmıştır: akılcılar tüm Sünnilerin yazılmadığını ve bir kısmının kaybolduğunu. Hadisleri yazarken siyasi olaylar büyük rol oynamıştır. Eğer bir Hadis bir padişahın görüşüne uyuşmazsa o hadis yazılmasını yasaklandığını iddia etmektedirler, peygamberinmizin beşyüz adet hutbesini kaybolduğu gerçeğiyle kanıtlanmamıştır ve bugün Peygamberimizin sünnetin kaynaklarından elimiz arasında bir hutbe bulamadığını iddia etmektedirler. Sünnet’in neler içerdiğini bilmenin tek yolunun sünneten neler yazıldığına bakmak gerekir. Yazılmamış ve bize ulaşmadığından dolayı hadislere hüküm vermemiz mümkün değildir, Sonuç olarak, kayıp hadislerin padişahların görüşlerine uyuşmadığından delillerle desteklenmemektedir. Çalışma, Peygamberin, hutbeleri yazmadan uzaklaştırlmadığını göstermektedir, ancak yazılırken çeşitli biçimlerle yazılmıştır . Bazıları, sözü yazarken Peygamberin sözünü olduğunu belirtir, bazlarıda peygamberin sözü olduğunu söylemeden yazmıştır. Büyük alimler peygamberimizin hutbeleri ile ilgili bir çok eser yazmışlardır, altı yüze yakın hutbe tesbit etmişlerdir. Akılcılar ayrıca, sünnet yazılmıştan daha az olduğunu, yazılmış ve bize ulaşmış sünnetin çoğu da doğru olmadığını iddia etmektedirler, hadis hafızları ölümleriulr hadislerin çoğu kayıbplmuştur, doğru olanı sadece hicazde rivayet edildiğini kanaatındalar, hicazda rivayet edilmeyen hadisi kabul etmemektedirler. Gerçek şu ki, bu sayi gerçek değil, tekrar edilmeyen ve sahih hadislerin sayısı dört bin dört yüz hadistir, bu sayıyı sevri ve Yahya bin Saeed El-kattan, İbn Mehdi, Ahmed bin Hanbal ve diğerleri tarafından belirtilmiştir, asıl söz hadisin metnini çok olması değil de yolları çok olmasıdır, çünkü hadis birdir ama yolları çoktur. Akılcılar, hadislerin çoğulmasının nedenini, üçüncü yüzyıldaki modernistlerin, ilk yüzyıllarda Iraklıların hadisleri gibi reddedilen hadisleri kabul etmelerine bağlamaktadır. Bu ifade, ülkesine bakılmaksızın, herhangi bir güven anlatıcısının hadisini kabul etme konusundaki hadisçıların mutabakatına aykırıdır. 

Kaynakça

  • Buhârî, Muhammed b. İsmâil. el-Câmiu’s-sahîh. Beyrut: Dâru İbn Kesir, ts.
  • Eba’l-Hayl, Halid. el-İticahu’l-akli ve ulûmü’l-hadis. Riyad: el-Cemiyetü’l-İlmiye, 1435.
  • Ebû Dâvûd, Süleymân b. el-Eş‘as. es-Sünen. Beyrut: Daru’l-Kitabi’l-Arabî, ts.
  • el-Hâzimî, Muhammed b. Musa. el-İ‘tibar fi’n-nasih ve’l-mensuhi mine’l-âsâr. Haydarabad: Dairatü’l-meârifi’l-Osmaniyye, 2. Basım, 1359.
  • el-Mutani, Abdulazim. eş-Şubuhatus-selasun. Kahire: Mektebetü Vehba, 1999.
  • eş-Şami, Salih. Mealimu’s-sunen. Şam: Darul-Kalem, 2. Basım 2015.
  • Hatîb el-Bağdâdî, Ahmed b. Ali. el-Câmi‘ li-Ahlâki’r-Râvî. Riyad: Mektebetü’lMeârif, 1403.
  • Hatîb el-Bağdâdî, Ahmed b. Ali. Târîhu Bağdâd. Beyrut: Daru’l-Kütübi’l-İlmiye, ts.
  • Hatîb el-Bağdâdî, Ahmed b. Ali. el-Kifâye fî ilmi’r-rivâye. Beyrut: el-Mektebetü’l-İlmîye, ts.
  • Heykel, Muhammed Hüseyin. Hayat Muhammed. Kahire: Daru’l-Meârif, 14. Basım, ts.
  • İbn Abdulber, Yusuf b. Abdullah. et-Temhid. Fas: Vizeretu’l-Evkâf, 1387.
  • İbn Ebû Şeybe, Abdullah b. Muhammed. el-Musannef. Riyad: Mektebetü-Rüşd, 2. Basım, 1409.
  • İbn Hacer el-Askalânî, Ahmet b. Ali. en-Nüket alâ İbnu’s-Salah. Medine: elCemiatu’l-İslamiyye, 1984.
  • Ahmed b. Hanbel, Ebû Abdillâh Ahmed b. Muhammed b. Hanbel eş-Seybânî. elMusned. Beyrut: Müessesetü’r-Risele, 2. Basım, 1999.
  • Ahmed b. Hanbel, Ebû Abdillâh Ahmed b. Muhammed b. Hanbel eş-Seybânî. elİlel ve Meârifetür-ricâl. Beyrut: el-Mektebü’l-İslâmî, 1988.
  • İbn Hibbân, Muhammed. Kitâbü’l-Mecrûhîn. Beyrut: Darü’l-Meârif, 1992.
  • İbn Mâce, Muhammed b. Yezid. es-Sünen. Beyrut: Darül-Fikir, ts.
  • İbn Receb el-Hanbelî, Abdurrahman b. Ahmed. Şerh İlelut-Tirmizi. Ürdün: Mektebetü’l-Mener, 1987.
  • İbnü’s-Salâh, Osman b. Abdurrahman. Ulûmü’l-hadîs. Darü’l-Fikr, 3. Basım, 2000.
  • Sehâvî, Muhammed b. Abdurrahman., Fethu’l-muğis bi-şerhi Elfiyyeti’l-hadîs. Beyrut: Darü’l-Kütübi’l-İlmiye, 1403.
  • Suyûtî, Abdurrahman b. Ebî bekir. Tedrîbü’r-râvî fî şerḥi Taḳrîbi’n-Nevevî. Şam: Darü’l-Kütübi’l-İlmiye, 3. Basım, 1417.
  • Suyûtî, Abdurrahman b. Ebî bekir. İsaful-mubata biricalil-muvata. Mısır: elMektebetü’t-Ticeriyye, by, ts.
  • Yâsîn, Abdülcevâd. es-Sulta fî’l-İslâm. ed-Dârül-Beyzâ: el-Merkezü’s-Sekâfî elArâbî, 2. Basım, 2000.
  • Zehebî, Muhammed b. Ahmed. Siyeru a‘lâmi’n-nübelâ. Beyrut: Müessesetür-Risale, 9. Basım,1993.

REPRODUCTION OF HADITH OR DIMINUTION? RESEARCH IN THE DIALECTICAL COMPREHENSIVENESS OF BLOGGING

Yıl 2020, Cilt: 7 Sayı: 1, 645 - 668, 29.06.2020
https://doi.org/10.46353/k7auifd.540141

Öz

The modern school’s mentors view the writing of the conversation with suspicion. They believe that its codification resembles many of the mistakes that led to the imposition of conversations that have become part of religion and are not in it. The imbalances are clearly manifested in the universality of blogging. And here he gives rationalists two contradictory; first: The modernists did not write down every year, but they hid part of it, especially those conversations related to undermine the Sultan>s authority and the reduction of tyranny, and the clearest example of that sermon, peace be upon him, which was absent from us in its entirety, and we receive them nothing. Second: The real quantum of less than a year without much, have proliferated the year until it reached this huge amount, the most untruths and topics, including the right is lost, there is no longer able to distinguish. In this research we will discuss both the loss of part of the year and its reproduction. The importance of research appears in the fact that it sheds light on an important issue that the concept disputed. While rationalists go to challenge the blogger of the Sunnah by few or many, the scholars say that what is written from the Sunnah is the whole of the Sunnah, there is neither excess nor inferior to it. The research answers a number of problematic questions, including: 1- Is something lost from the Sunnah that did not reach us due to the authorities> sultans and princes messing with the speakers and their authority over them? 2- What is the meaning of the lost hadiths, and what is the way to know it? 3- Why did the irrigators proliferate in the third century when they were less than that in the first centuries? 4- Is it permissible to invoke the hadiths that are narrated in Islamic Amasar with no presence among the Hijazis? 5- How did the people of the third century relate some hadiths with continuous chain of narrators even though the people of the first centuries narrated them only as disconnected? The research concluded a number of results, including: Rationalists claim that not all Sunnis were written down, but parts of it were lost. Political factors played a large role in codifying hadiths. If the hadith objected to the interest of a ruler, the Sunni writers were prohibited from writing it. This is not evidenced by the fact that five hundred prophetic sermons were lost, and today we do not find any sermon of the Prophet صلى الله عليه وسلم between our hands from the sources of the Sunnah. It is well known that the only way to know what the Sunnah contains is to look at what was written of it. As for what was not written, it did not reach us until we can judge it as a reason or an affirmative. Consequently, the statement that the lost hadiths harm the interests of the sultans is not supported by evidence. The study showed that the sermons of the Prophet, peace and blessings be upon him, were not excluded from codification, but took various forms in their codification. Some of them were written down from indicating that the blogger was a sermon for the Prophet, may God bless him and grant him peace, and some of them without reference to that. Many scholars have written special literature on the sermons of the Prophet, peace and blessings be upon him, some of whom have reached more than six hundred sermons. The rationalists also claim that the Sunnah is much less than what is below, as many bloggers are not Sunnis, instead of losing a lot of hadiths due to the death of preser- vation and the disappearance of memory; The case saw the opposite. They consider that the original is the hadith of the Hijazis, so if they do not have it there is no basis for it. 

Kaynakça

  • Buhârî, Muhammed b. İsmâil. el-Câmiu’s-sahîh. Beyrut: Dâru İbn Kesir, ts.
  • Eba’l-Hayl, Halid. el-İticahu’l-akli ve ulûmü’l-hadis. Riyad: el-Cemiyetü’l-İlmiye, 1435.
  • Ebû Dâvûd, Süleymân b. el-Eş‘as. es-Sünen. Beyrut: Daru’l-Kitabi’l-Arabî, ts.
  • el-Hâzimî, Muhammed b. Musa. el-İ‘tibar fi’n-nasih ve’l-mensuhi mine’l-âsâr. Haydarabad: Dairatü’l-meârifi’l-Osmaniyye, 2. Basım, 1359.
  • el-Mutani, Abdulazim. eş-Şubuhatus-selasun. Kahire: Mektebetü Vehba, 1999.
  • eş-Şami, Salih. Mealimu’s-sunen. Şam: Darul-Kalem, 2. Basım 2015.
  • Hatîb el-Bağdâdî, Ahmed b. Ali. el-Câmi‘ li-Ahlâki’r-Râvî. Riyad: Mektebetü’lMeârif, 1403.
  • Hatîb el-Bağdâdî, Ahmed b. Ali. Târîhu Bağdâd. Beyrut: Daru’l-Kütübi’l-İlmiye, ts.
  • Hatîb el-Bağdâdî, Ahmed b. Ali. el-Kifâye fî ilmi’r-rivâye. Beyrut: el-Mektebetü’l-İlmîye, ts.
  • Heykel, Muhammed Hüseyin. Hayat Muhammed. Kahire: Daru’l-Meârif, 14. Basım, ts.
  • İbn Abdulber, Yusuf b. Abdullah. et-Temhid. Fas: Vizeretu’l-Evkâf, 1387.
  • İbn Ebû Şeybe, Abdullah b. Muhammed. el-Musannef. Riyad: Mektebetü-Rüşd, 2. Basım, 1409.
  • İbn Hacer el-Askalânî, Ahmet b. Ali. en-Nüket alâ İbnu’s-Salah. Medine: elCemiatu’l-İslamiyye, 1984.
  • Ahmed b. Hanbel, Ebû Abdillâh Ahmed b. Muhammed b. Hanbel eş-Seybânî. elMusned. Beyrut: Müessesetü’r-Risele, 2. Basım, 1999.
  • Ahmed b. Hanbel, Ebû Abdillâh Ahmed b. Muhammed b. Hanbel eş-Seybânî. elİlel ve Meârifetür-ricâl. Beyrut: el-Mektebü’l-İslâmî, 1988.
  • İbn Hibbân, Muhammed. Kitâbü’l-Mecrûhîn. Beyrut: Darü’l-Meârif, 1992.
  • İbn Mâce, Muhammed b. Yezid. es-Sünen. Beyrut: Darül-Fikir, ts.
  • İbn Receb el-Hanbelî, Abdurrahman b. Ahmed. Şerh İlelut-Tirmizi. Ürdün: Mektebetü’l-Mener, 1987.
  • İbnü’s-Salâh, Osman b. Abdurrahman. Ulûmü’l-hadîs. Darü’l-Fikr, 3. Basım, 2000.
  • Sehâvî, Muhammed b. Abdurrahman., Fethu’l-muğis bi-şerhi Elfiyyeti’l-hadîs. Beyrut: Darü’l-Kütübi’l-İlmiye, 1403.
  • Suyûtî, Abdurrahman b. Ebî bekir. Tedrîbü’r-râvî fî şerḥi Taḳrîbi’n-Nevevî. Şam: Darü’l-Kütübi’l-İlmiye, 3. Basım, 1417.
  • Suyûtî, Abdurrahman b. Ebî bekir. İsaful-mubata biricalil-muvata. Mısır: elMektebetü’t-Ticeriyye, by, ts.
  • Yâsîn, Abdülcevâd. es-Sulta fî’l-İslâm. ed-Dârül-Beyzâ: el-Merkezü’s-Sekâfî elArâbî, 2. Basım, 2000.
  • Zehebî, Muhammed b. Ahmed. Siyeru a‘lâmi’n-nübelâ. Beyrut: Müessesetür-Risale, 9. Basım,1993.
Toplam 24 adet kaynakça vardır.

Ayrıntılar

Birincil Dil Arapça
Konular Din Araştırmaları
Bölüm ARAŞTIRMA MAKALELERİ
Yazarlar

Abdulaziz Muhammed 0000-0002-8032-486X

Yayımlanma Tarihi 29 Haziran 2020
Yayımlandığı Sayı Yıl 2020 Cilt: 7 Sayı: 1

Kaynak Göster

ISNAD Muhammed, Abdulaziz. “تكاثر السنة أم تناقصها؟ بحث في جدلية شمولية التدوين”. Kilis 7 Aralık Üniversitesi İlahiyat Fakültesi Dergisi 7/1 (Haziran 2020), 645-668. https://doi.org/10.46353/k7auifd.540141.