When challenging times or situations are encountered, man reviews his existence and being, and becomes conscious of himself and his experiences. The role of consciousness in making sense of existence comes to the fore in this context. Those who exist in the eternity of existence want to realize themselves in an unlimite and infinite way. On the other hand, life has tended to express itself in an infinite variety. While every being tries to realize itself in an unlimited / infinite way, it encounters the will of someone else, and this causes a conflict. In this conflict, beings are broken and hurt. Consciousness finds a living space in fragility. It also becomes clear that life's infinite variety requires a fragile, delicate process of revival. From this point of view, it is seen that there is solidarity as much as conflict in the essence of existence. Sustaining life is a matter of being together, acting together and compromising. Deficiencies and problems can be overcome with solidarity. As a being of value and consciousness human beings with solidarity will be able to overcome disaster problems such as epidemics. This study will examine the role of solidarity as a means of dealing with epidemics. With solidarity, it will be mentioned that the attitude of people towards instrumentalizing everything other than themselves can be prevented and the importance of solidarity as the basis of the stance against the indifference of the indifference of the desire to exist.
Zorlu dönem ya da durumlar karşılaştığında insan, varlığı ve varoluşunu gözden geçirir, yaşadıklarının ve kendisinin bilincine varır. Bilincin varoluşun anlamlandırılmasında rolü bu bağlamda ön plana çıkar. Varoluşun sonsuzluğu içinde varolanlar kendilerini sınırsız ve sonsuz bir şekilde gerçekleştirmek isterler. Diğer yandan hayat kendisini sonsuz çeşitlilikte ifade etmeye de yönelmiştir. Her var olan kendisini sınırsız/sonsuz şekilde gerçekleştirmeye çalışırken başkasının iradesiyle karşılaşır ve bu da bir çatışmaya neden olur. Bu çatışmada varlıklar kırılır, incinir. Kırılganlıkta bilinç kendisine yaşam alanı bulur. Aynı zamanda hayatın sonsuz çeşitliliğin kırılgan, narin bir canlanma sürecine ihtiyaç duyduğu da açıkça ortaya çıkar. Buradan hareketle varlığın özünde çatışma kadar dayanışmanın da olduğu görülür. Hayatın sürdürülmesi bir arada olmakla, birlikte eylemde bulunmakla ve uzlaşmakta söz konusu olur. Dayanışma ile eksikliklerin ve sorunların üstesinden gelinebilir. Bir değer ve bilinç varlığı olarak insan, dayanışma ile salgın gibi felaketlerin sorunların üstesinden gelebilecektir. Bu çalışmada salgın hastalıklarla baş etmenin yolu olarak dayanışmanın rolü incelenecektir. Dayanışma ile insanların kendisinden başka olan her şeyi araçsallaştırmaya yönelik tavrının önüne geçilmesinin ve varolma isteğinin kayıtsızlığının araçsallaştırıcı tavrına karşı duruşun dayanağı olarak dayanışmanın önemine değinilecektir.
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Konular | Felsefe, Etik |
Bölüm | Araştırma Makalesi |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 15 Mart 2021 |
Gönderilme Tarihi | 25 Şubat 2021 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2021 Cilt: 20 Sayı: 1 |
e-ISSN: 2645-8950