20. yüzyılın ilk yarısında iki büyük savaş yaşamış dünyada, iktidara gelen yönetimler totaliter rejimler olmuştur. Baskıcı bir yapılanmayla devletin bütüncül bir biçimde toplumun tüm yapıları üzerinde hakimiyet kurduğu bu yönetim biçimi, diktatörün liderliğinde tek parti idaresidir. En önemli örneklerini Sovyet Rejimi ve Alman Nazizm’inin oluşturduğu totaliter sistemler, insan hak ve özgürlüklerinden bahsedilemeyen düzenleyici yapılardır. Halkı hâkim ideoloji doğrultusunda biçimlendirmeyi ve denetlemeyi amaçlayan yönetimler, toplumun tüm kurumlarını bu hedef doğrultusunda araç olarak kullanmıştır. Bu bağlamda totaliter rejimler, 20. yüzyılın en genç sanatı olan sinemadan propaganda amacıyla faydalanmıştır. Geniş kitleleri etkileme özelliğiyle sinema dönemin gücü keşfedilmiş en önemli sanatıdır. Bu sanatın en önemli örneklerinden biri kabul edilen Potemkin Zırhlısı, Bolşevik Lider Lenin tarafından Eisenstein’a ısmarlanmış bir propaganda filmidir. Sinema teorisyeni bir devrimci olan Eisenstein, özellikle montaj tekniği üzerine çalışmalarıyla sinema diline katkıda bulunmuş bir yönetmendir. Potemkin Zırhlısı’nda çarpıcı montaj tekniğiyle simgesel anlatımda doruğa ulaşan Eisenstein, Alman Nazi Sineması içinde örnek teşkil etmiş ve filmin başarısından sonra, Hitlerin yönetimini anlatan propaganda filmi İradenin Zaferi çekilmiştir. Film faşist estetiğin önemli bir propaganda aracı olarak kabul edilmektedir.
In the world that went through two great wars in the first half of the 20th century, the administrations that came to power were totalitarian regimes. This form of government, in which the state dominates all the structures of society with an oppressive structure, is a single-party administration under the leadership of the dictator. Totalitarian systems, the most important examples of which are the Soviet regime and German Nazism, are regulatory structures where human rights and freedoms cannot be mentioned. The administrations aiming to shape and control the people in line with the dominant ideology used all the institutions of the society as a tool in line with this goal. In this context, totalitarian regimes benefited from cinema, the youngest art of the 20th century, for propaganda purposes. Cinema, with its ability to influence large audiences, is the most important art of the period whose power has been discovered. Battleship Potemkin, considered one of the most important examples of this art, is a propaganda film commissioned to Eisenstein by the Bolshevik Leader Lenin. Eisenstein, a revolutionary cinema theorist, is a director who contributed to the language of cinema, especially with his studies on montage technique. Eisenstein, who reached the climax in symbolic narration with his striking assembly technique in Battleship Potemkin, set an example in German Nazi Cinema and after the success of the film, the propaganda film Triumph of the Will was shot. Film is regarded as an important propaganda tool of fascist aesthetics.
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Konular | Sanat Tarihi, Teori ve Eleştiri (Diğer) |
Bölüm | Tüm Makaleler |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 16 Temmuz 2024 |
Gönderilme Tarihi | 18 Mart 2024 |
Kabul Tarihi | 5 Mayıs 2024 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2024 Cilt: 17 Sayı: 4 |
International Refereed and Indexed Journal of Urban Culture and Management | Kent Kültürü ve Yönetimi Uluslararası Hakemli İndeksli Dergi
Bilgi, İletişim, Kültür, Sanat ve Medya Hizmetleri (ICAM Network) www.icamnetwork.net
Executive Office: Ahmet Emin Fidan Culture and Research Center, Evkaf Neigh. No: 34 Fatsa Ordu
Tel: +90452 310 20 30 Faks: +90452 310 20 30 | E-Mail: (int): info@icamnetwork.net | (TR) bilgi@icamnetwork.net