Sivil
toplum kuruluşlarının etkisinin toplumlar ve devletler üzerinde günbegün
arttığı zamanımızda, insanlığın bugün de ihtiyaç duyduğu evrensel değerleri ve
sosyal hayatın temel ilkelerini fütüvvet geleneğinden ilham alarak hayatın
merkezine oturtmuş olan Ahîlik kurumu, XI. yüzyıldan itibaren Türklerin
Anadolu’ya gelişlerinde etkili olmuş, XIII-XX. yüzyıllar arası Türklere has bir
şekilde kurulup gelişerek varlığını sürdürmüş ferdî, iktisadî, sosyal ve
kültürel hayatımızda derin izler bırakmış bir esnaf teşkilatıdır.
Ahî Evran (1171-1261) tarafından kurulan
Ahîliğin kurumsal olarak faaliyetlerinin odağına yerleştirdiği değerlerle hem
ticarî hem de sosyal hayatta ortaya koyduğu model insan tipi, her alanda
savrulmaların yaşandığı zamanımız toplumu için kadim medeniyetimizin kodlarıyla
yeniden buluşmanın, günümüzün temel problemlerinden olan ekonomi-ahlâk
dengesini yeniden kurmanın, son tahlilde sevgi, saygı, güven ve hoşgörü
ekseninde bir toplum inşa etmenin öncüsü olabilir.
Millet olarak son dönemde toplumsal hayat
ve mer’î eğitim sistemi içerisinde model insan yetiştirememenin sonuçlarını her
alanda görmenin sıkıntısı yaşanmaktadır. İnsanımızın tahammül ve hoşgörü
katsayısının düştüğü, sinir katsayısının zirve yaptığı gergin bir ferdî, ailevî
ve ictimâî hayatın toplumsal problemlerin çözümüne katkı sağlamasını beklemek
mümkün görünmemektedir. Türkiye ekseninde bakıldığında teknolojik atılımlarla
ve sunduğu imkânlarla eşdeğer yürümeyen bir ahlâk algısının olduğunu her gün
medya aracılığı ile görmek mümkündür. Şifa için gittiği hastanede doktora
saldıran hasta, hastasına merhamet ve güler yüz göstermeyen doktor, öğrencisine
bir evlat naifliği ile bakamayan öğretmen, okul müdürünü odasında öldüren
öğrenci, “Müşteri velinimetimdir”; “Rızık Allah’tandır.” levhalarını işyerinin
duvarına asan ancak, ticari ahlâk kurallarını hiçe sayarak helal-haram
dengesini kuramayan tüccar -bu örnekler çoğaltılabilir- ahlâk algımızın hem düşünce
hem de fiilde nasıl da dumûra uğradığını gösteren önemli örnekleridir.
Hem toplumsal hayatın önemli öğelerinden
biri olan ticaretin
mükemmel
bir şekilde düzenlenmesi, hem fertlerin kendilerine ve topluma karşı
vazifelerinin ilkelerle ortaya konularak denetlenmesi, hem de sanatta
mükemmellik, yaşayışta dürüstlük ve insana hizmette olgunluk ve fazilet gibi
önemli değerlerin hayata geçirilmesi bakımından ele alındığında Ahîliğin
fertleri eğitmek suretiyle toplumu taşıdığı noktanın, modern dönemde benzeri kurumların sağlayamadığı
bir hedef olarak karşımıza çıktığı görülebilecektir.
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Bölüm | Derleme Makaleler |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 31 Ekim 2018 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2018 Cilt: 15 Sayı: 2 |
KSÜ Sosyal Bilimler Dergisi ULAKBİM-TR Dizin tarafından dizinlenen hakemli ve bilimsel bir dergidir.