Malazgirt zaferinden sonra Anadolu Selçukluları, Anadolu Beylikleri ve Osmanlı Devleti dönemlerinde devlet adamlarının sağladığı güvenli ve huzurlu ortam sayesinde birçok yazar, şair, edip ve âlim İran, Irak, Orta Asya’dan Anadolu topraklarına göç etmiştir. Bu seçkin kimseler hem ders vermiş, hem de edebî ve dinî eserler yazarak Anadolu’nun ilim ve kültür merkezi haline gelmesine yardımcı olmuştur. Bunlardan biri de Kaçarlar döneminde Osmanlı topraklarına zorunlu olarak göç eden Mîrzâ Âkâ Hân-ı Kirmânî’dir. Âkâ Hân on yıldan fazla İstanbul’da kalmış ve Sa’dî-i Şîrâzî’nin Gülistân adlı eserini taklit ederek, Rıdvân adında manzum ve mensur bir eser yazmış ve Sultan Abdülhamid’e takdim etmiştir. Âkâ Hân’ın 1887’de İstanbul’da tamamladığı bu eser bir dîbâce, mufassal bir mukaddime, dört bölüm ve bir hâtimeden oluşmaktadır. Eserde toplam 353 manzum ve mensur yazılmış hikâye yer almaktadır. Âkâ Hân’ın yaklaşık yirmi beş yaşındayken yazmaya başladığı bu edebî eserde Sultan Abdülhamid ve Münif Paşa iyilikle yâd edilmiştir. Bu makalede Türkiye’de ilk defa Mîrzâ Âkâ Hân’ın yazdığı Rıdvân eseri ele alınıp incelenmiştir.
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Konular | Sanat ve Edebiyat |
Bölüm | Araştırma Makaleleri |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 29 Nisan 2021 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2021 Cilt: 18 Sayı: 1 |
KSÜ Sosyal Bilimler Dergisi ULAKBİM-TR Dizin tarafından dizinlenen hakemli ve bilimsel bir dergidir.