Bu araştırmanın temel amacı, İran sinemasında kadının nasıl temsil edildiğinin ve bu temsilde uygulanan sansürün etkilerini tartışmaktır. Temsil ve sansür konusu, İran İslam Cumhuriyeti’nin kuruluşu sonrasında çekilen iki film üzerinden dönemsel olarak incelenmiştir. Bu filmler “amaçlı örneklem” kapsamında seçilmiştir. Birinci film Shabhaye Zayandehood (Zayandeh-Rood Geceleri) yönetmen ve senarist Mohsen Makhmalbaf tarafından 1990’da, ikinci film 3 Rokh (3 Yüz) ise yönetmen Cafer Penahi tarafından 2018’de çekilmiştir. Filmlerin incelenmesinde betimsel analiz yöntemi kullanılmıştır. Bu çalışma İran filmlerinde “kadının temsili”ne odaklanmaktadır. Çalışmanın temel amacı ise, İran filmlerinde kadının nasıl temsil edildiğini analiz etmek ve bu temsilde uygulanan sansürün etkilerini tartışmaktır. Çalışma, devrim sonrasında sansüre uğrayan iki filme dair değerlendirmeleri içermektedir. Bu filmler, sansüre maruz kalmış olmaları nedeniyle, İran toplumunda kadının temsiline ilişkin sansür ve kısıtlamaların etkilerini gözlemlemek için önemli birer örnek olarak seçilmiştir. Dünya sinemasında bireysel hak ve özgürlükleri daha fazla olan Batı sinemasındaki kadın sanatçılar ile fiziksel ve psikolojik engellerle sanatını icra eden İranlı kadın sinema sanatçılarını karşılaştırmak adaletli bir yaklaşım değildir. Sansürleme riski altında sanatını icra etmeye çalışan İranlı kadın sinema sanatçılarının başarılarını küçümsemeye çalışan yaklaşımları bu bakış açısıyla yeniden değerlendirmek gerekir. Sinemada kadınlara aşırı derecede kısıtlamalar getirmek ve sansür uygulamak İran sinemasının gelişimi üzerindeki en büyük engellerden biridir. Sinema sanatının gelişimini engelleyici kısıtlamalar, film izlemenin bir ihtiyaç haline geldiği günümüz İran toplumunda talebi dış yapımlara doğru kaydıracaktır. Bu ise kültürel anlamda yabancılaşmayı beraberinde getirecektir.
The primary purpose of this research is to discuss how women are represented in Iranian cinema and the effects of censorship on this representation. The subject of representation and censorship has been periodically examined through two films shot since the establishment of the Islamic Republic of Iran. These films were selected with “purposive sampling.” The first movie, Shabhaye Zayandeh-Rood (Zayandeh-Rood Nights), by director and screenwriter Mohsen Makhmalbaf, was produced in 1990. The second movie, 3 Rokh (3 Hundred), by director Jafar Panahi was produced in 2018. The descriptive analysis method was used in the analysis of the films. The subject of this study focuses on the “representation of women” in Iranian films. Its primary purpose is to analyze how women are represented in Iranian films and to discuss the effects of censorship on this representation. The study includes evaluations made on two censored films after the revolution. These films have been chosen as essential examples to observe the effects of censorship and restrictions on the representation of women in Iranian society, as they have been subjected to censorship. It is not a fair approach to compare female artists in Western cinema, who have more individual rights and freedoms in world cinema, and Iranian female film artists who perform their art with physical and psychological disabilities. It is necessary to reevaluate the approaches that try to underestimate the success of Iranian female film artists who try to perform their art under the risk of censorship. Excessive restrictions and censorship of women in cinema are one of the biggest obstacles to the development of Iranian cinema. The restrictions that prevent the development of the art of cinema will shift the demand towards foreign productions in today’s Iranian society, where watching movies has become necessary. This will bring about cultural alienation.
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Konular | İletişim ve Medya Çalışmaları |
Bölüm | Araştırma Makaleleri |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 22 Kasım 2024 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2024 Cilt: 32 Sayı: 1 |