Yakın tarihte yaşanan savaşlar, çatışmalar ve siyasi olaylar neticesinde ortaya çıkan göç hareketleri, göç edilen ülkelerin sosyolojik yapılarını etkilerken göç edenleri de etkilemektedir. Ortadoğuda Arap Baharının en sancılı izdüşümünün yaşandığı Suriye’den Türkiye’ye yaşanan göç akını da buna örnektir. Suriye’de halihazırda iç savaş devam etmektedir ve geri dönebilecekleri güvenli bir ülkeleri bulunmamaktadır. Türkiye’de onikinci yılını dolduran bu kitlesel göç hareketinin geçici misafirlikten zorunlu kalıcılığa evrildiği bir süreç yaşanmaktadır. Bu çalışmada, tarihinde ilk kez bu kadar kısa süre zarfında ve bu büyüklükte göç alan Türkiye’deki Suriyelilerin yaşadıkları sorunlar ele alınacaktır. Bu sorunları ele almak için göç ve mülteciler alanında çalışan akademisyen, siyasetçi ve STK temsilcileriyle nitel araştırma modeli olan tematik analiz yönetimi ile derinlemesine mülakatlar yapılmış, bu sorunlar tartışılmıştır ve politika önerileri ortaya konulmuştur.
Migration movements, which emerged as a result of wars, conflicts and political events in the recent history, affect the sociological structure of the migrated countries and also affect the immigrants. The migration flow from Syria, where the most painful reflection of the Arab Spring was experienced in the Middle East, to Turkey has also affected both our country and the migrating population. An unending civil war is still going on in Syria, and people still do not have a safe country where they can return to due to the principle of “not being sent back” in forced migrations that occur in war situations. In Turkey, on the other hand, there is a process in which this mass migration movement, that has completed its twelfth year, has evolved from temporary stay to compulsory permanence. In order to address the problems Syrians have experienced in Turkey after twelve years, in-depth interviews were conducted with academicians, politicians and representatives of NGOs working in the field of migration and refugees, using the thematic analysis method, which is a qualitative research model; and these problems were discussed and policy recommendations were made.
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Konular | Siyaset Bilimi |
Bölüm | Araştırma |
Yazarlar | |
Erken Görünüm Tarihi | 13 Eylül 2023 |
Yayımlanma Tarihi | 20 Haziran 2023 |
Gönderilme Tarihi | 18 Mayıs 2023 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2023 Sayı: 110 |