Türkçenin
en değerli yazılı metinlerinden birisi olan ve on beşinci yüzyılın ortalarında
tespit edilen Dede Korkut Kitabı'nın içeriğindeki anlatılar tüm yönleriyle
dönemi ve bu dönemin sosyo-kültürel yapısını kavrayabilmek için oldukça
elverişlidirler. Anlatılarda karşılaştığımız tipler de bu yüzden dikkat
çekicidir. Türklerin yüzyıllar boyunca ürettikleri yazılı ve sözlü
anlatılarında sıkça karşımıza çıkan alp tipine Dede Korkut Kitabı'nda da rastlarız.
Anlatılarda yer alan Banu Çiçek adlı karakter de Dede Korkut Kitabı'ndaki alp
tipi kadının belirgin bir örneğidir. Erken modernleşme döneminde toplumuna öncülük
eden bir fikir adamı olan İsmail Gaspıralı'nın 1800'lerin sonunda kaleme aldığı
Arslan Kız adlı hikâyesindeki Gülcemal de alp tipi kadının izlerini taşıyan bir
karakter olarak karşımıza çıkar. Milletin asırlarca ortak bir kültürün,
belleğin ve değerlerin etrafında toplandığının göstergelerinden birisi de
birbirinin izini takip eden ve benzer özellikleri tekrarlayan bu tiplerdir.
Bu
çalışmada iki farklı dönemde üretilmiş iki ayrı metnin -"Kam Pürenün Oğlı Bamsı Beyrek Boyı" ve
"Arslan Kız"- kadın karakterleri eksene alınarak ana
hatlarıyla Türk kültüründeki alp kadın tipinin izleri tespit edilmiştir ve
karşılaştırılmıştır.
Bölüm | Makaleler |
---|---|
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 26 Mayıs 2017 |
Gönderilme Tarihi | 26 Mart 2017 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2017 Cilt: 3 Sayı: 2 |