Türk Edebiyatında na’t, miraciye, kırk hadis, yüz hadis, hilye, gazavatname gibi Hazret-i Muhammed’in (s.a.v.) hayatı ve şahsiyetine dair birtakım edebî türlerin bulunduğu malumdur. Bu türlerden biri de mevlid olup Hz. Peygamber’in doğumu konusunda 15. asır başlarından çağımıza kadar yüzü aşkın mevlid yazılmıştır. Mevlidlerin en güzeli ve en çok rağbet göreni, Süleyman Çelebi’nin H. 812/M. 1409-10 yılında Bursa’da yazdığı ve “Vesîletü’n-necât” adını koyduğu eseridir. Mevlid yazan şairlerin meşhur olanları arasında Germiyanlı Ahmedî, Hamdullah Hamdî, Lâmiî Çelebi, Şemseddîn-i Sivâsî, Süleyman Nahîfî sayılabilir. 16. asırda mevlid yazan şairlerden biri de “Türbe Şeyhi” namıyla tanınan ve “Harîmî” mahlasını kullanan Bosnalı Ali Dede’dir. Harîmî’nin (ö. 1007/1598) “Kitâb-ı Meşâhid-i Mevlid-i Ahmedî Salla’llâhu Aleyhi ve Sellem” adını taşıyan mevlidinin büyük kısmı mesnevi şeklindedir. Bu eserde, Hz. Peygamber’in nurunun ve ruhunun yaratılışı, nurunun Hz. Âdem’den itibaren geçişi, isminin faziletleri, annesi Âmine Hanım’ın onun doğumu hakkında verdiği bilgiler, bu esnada meydana gelen olağanüstü hadiseler, dedesi ve amcası tarafından büyütülmesi, sütanneye verilişi, göğsünün açılması, tekrar Mekke’ye götürülüp yakınlarına teslimi, evlenmesi, çocukları, vahyin inmesi, mucizeleri, miracı, ümmetine vasiyeti, hastalığı, vefatı, torunu Hz. Hüseyin’in Kerbelâ’da şehit edilişi, sahabelerinin fazileti ve onları sevme lüzumu, mahşerde şefaat etmesi söz konusudur. Bu yazıda Harîmî ve mevlidi hakkında bilgi verildikten sonra anılan şairin Arap harfli tek yazma nüshası tesbit edilebilen mevlidi, Latin harflerine çevrilerek okuyucuların alâkasına arz edilmiştir.
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Bölüm | Makaleler |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 31 Ekim 2022 |
Gönderilme Tarihi | 8 Eylül 2022 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2022 Cilt: 8 Sayı: 4 |