ABSTRACT: This study focuses on the axis of thought underlying artificial intelligence developments, which have been expanding in influence and use in recent years, and the possible effects of these ideas on culture in the future. To this purpose, firstly, the actors determining the axis of thought in the production of artificial intelligence models are mentioned and some discussions about the concept -including its nomenclature- are included. Then, philosophical/sociological movements such as technological determinism, Transhumanism and Posthumanism, which are thought to play an important role in the emergence of the direction of artificial intelligence studies, are examined in the context of the related literature. Within the framework of these movements, the technological singularity, which is considered almost certain to emerge inevitably as a result of technological developments, is evaluated as a kind of ideological trend when it comes to environments such as Silicon Valley, which can be considered as the driving force of artificial intelligence. Concerns and criticisms regarding artificial intelligence researches shaped under this ideological perspective and the effects of artificial intelligence on culture are included, and especially the view that human culture will continue to exist in its current form while technology is constantly moving to a point that makes life easier, which is called the “Jetsons Fallacy” in the literature, is emphasized. As a result; based on the criticisms in the literature, it is evaluated that the production of artificial intelligence on the road to singularity, with goals such as efficiency and profit maximization, may irreversibly function in opposition to human culture, and therefore, it is very important that this situation becomes a priority subject of discussion and criticism.
Culture Artificial Intelligence Posthumanism Transhumanism Singularity
Bu çalışma, son yıllarda etkisi ve kullanım alanı giderek genişleyen yapay zeka çalışmalarının temelinde yatan düşünce eksenine ve bu fikirlerin ileride kültüre yönelik olarak yaratacağı muhtemel etkilere odaklanmaktadır. Bu amaçla öncelikle yapay zeka modellerinin üretimindeki düşünce eksenini belirleyen aktörlere değinilmiş ve kavramla ilgili olarak -adlandırılışı da dahil olmak üzere- bazı tartışmalara yer verilmiştir. Daha sonra, yapay zeka çalışmalarının yönünün ortaya çıkmasında önemli rol oynadığı düşünülen teknolojik determinizm, Transhümanizm ve Posthümanizm gibi felsefi/sosyolojik akımlar ilgili literatür bağlamında incelenmiştir. Bu akımlar çerçevesinde, teknolojik gelişmelerin sonucunda kaçınılmaz bir şekilde ortaya çıkmasına neredeyse kesin gözüyle bakılan teknolojik tekillik, Silikon Vadisi gibi yapay zekanın lokomotifi sayılabilecek çevreler söz konusu olduğunda bir çeşit ideolojik akım olarak değerlendirilmiştir. Bu ideolojik bakışın altında şekillenen yapay zeka çalışmalarına ve yapay zekanın kültüre olan etkilerine dair kaygı ve eleştirilere yer verilmiş, özellikle literatürde “Jetgiller Yanılgısı” olarak adlandırılmış olan, teknoloji sürekli olarak hayatı kolaylaştırıcı bir noktaya giderken insan kültürünün bugünkü haliyle mevcudiyetini korumaya devam edeceği yönündeki bakış üzerinde durulmuştur. Sonuç olarak; literatürdeki eleştirilerden hareketle, yapay zekanın tekilliğe giden yolda, verimlilik, kar maksimizasyonu gibi hedeflerle gerçekleşen üretiminin geri dönülemez bir şekilde insan kültürüne karşıt bir işlev gösterebileceği, bu nedenle bu durumun öncelikli bir tartışma ve eleştiri konusu haline gelmesinin oldukça önem arz ettiği değerlendirilmektedir.
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Konular | Kültürel çalışmalar (Diğer) |
Bölüm | Makaleler |
Yazarlar | |
Erken Görünüm Tarihi | 25 Aralık 2024 |
Yayımlanma Tarihi | 26 Aralık 2024 |
Gönderilme Tarihi | 26 Eylül 2024 |
Kabul Tarihi | 27 Kasım 2024 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2024 Cilt: 17 Sayı: 48 |