Bu makalede Cengiz
Dağcı’nın Onlar da İnsandı adlı
romanına metin merkezli bir yakın okuma gerçekleştirilmesi amaçlanmaktadır. Söz
konusu metin merkezli yakın okumada kullanılması planlanan anahtar kavram
Fredric Jameson tarafından ortaya atılan “ulusal alegori” olacaktır. Fredric
Jameson, “Çok Uluslu Kapitalizm Çağında Üçüncü Dünya Edebiyatı” başlıklı
yazısında, Goethe’nin “dünya edebiyatı” teorisini hatırlatarak eğer dünya
edebiyatı gibi bir ifadeden bahsedilecekse Üçüncü Dünya metinlerine
odaklanmanın zorunluluğa değinir. Daha sonra ihmal edildiğini düşündüğü Üçüncü
Dünya edebiyatlarına ilişkin gözlemlerde bulunur ve şu savı öne sürer: “Üçüncü
Dünya metinleri, hatta görünürde özel alana özgü ve gerçek bir libidinal
dinamikle olanları bile, ulusal alegori biçiminde bir siyasal boyutu zorunlu
olarak yansıtırlar.” Jameson, Üçüncü Dünya edebiyatının “zorunlu olarak”
alegorik olma durumunu ise kültürel özelliğine dayandırır. Ona göre, Batı’nın
kapitalist kültürü, yani Batılı gerçekçi ve modernist roman kültürünün
belirleyici ögelerinden biri, özel olan ile siyasal olan arasında belirgin bir
ayrışma olmasıdır. Aynı şekilde cinselliğin ve bilinçdışının alanı olarak
düşünülen alan ile sınıfların, ekonominin ve seküler siyasal iktidarın kamusal
dünyasının alanı arasında radikal bir ayrışma vardır. Hâlbuki Üçüncü Dünya
ülkelerinde, Batı’da var olan kamusal alan ile özel alanın bölünmesi durumu
yoktur. Bu şekilde Batı’da ayrışan alanlar, Üçüncü Dünya metinlerinde analoji
yoluyla özdeşleştirilir. Bu makalede, Jameson’ın bahsedilen kavramından yola
çıkarak Cengiz Dağcı’nın Onlar da İnsandı
adlı romanında ev, toprak ve insanların alegorik karşılıklarının ne olduğu ve
bu alegorik karşılıkların ne anlama geldiği konusunda tartışma yürütülecektir.
Bölüm | Araştırma Makaleleri |
---|---|
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 30 Haziran 2017 |
Gönderilme Tarihi | 2 Mayıs 2017 |
Kabul Tarihi | 29 Mayıs 2017 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2017 |