Özellikle mağduru çocuk olan cinsel suçların oldukça ciddi bir toplumsal sorun olduğuna şüphe yoktur. Bu konuda medyaya yansıyan her olayda cinsel suç faillerine duyulan toplumsal tepki ve nefretin arttığı görülmekte; onlara (kimyasal) kastrasyon uygulanması önerilmektedir. Hukukçu ve siyasetçilere düşense, bu tür durumlarda soğukkanlı davranarak etkili ve ideal çözümü üretmektir. Ne var ki, gerek hukukçu ve siyasetçilerin bir kısmında, gerekse toplumda kimyasal kastrasyonun bu sorunu çözecek sihirli bir değnek olduğu inancı görülmektedir. Nitekim Türkiye’de konuyla ilgili yasal hazırlıklar yapıldığı bilinmektedir. Çalışmamızda bu yönteme ilişkin tıp ve özellikle psikiyatri biliminin verilerinin yanında, kriminolojik ampirik araştırma bulgularından yararlanılarak, yöntemin cinsel suç faillerine uygulanabilir olup olmadığı, hukukçu gözüyle değerlendirilmeye çalışılmaktadır. Ulaşılan bulgular cinsel suç faillerine uygulanan kimyasal kastrasyon dışındaki yöntemlerin başarı sağladığını göstermektedir. Kimyasal kastrasyonun ise düşünüldüğü gibi etkili ve tereddütsüz uygulanabilir bir yöntem olmadığı görülmektedir. Bunun yanı sıra, çok sayıdaki ciddi yan etkisi nedeniyle tartışmaya açıktır.
Kimyasal Kastrasyon Cinsel Suçlar Cinsel Suç Failleri Kriminoloji
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Konular | Hukuk |
Bölüm | Makaleler |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 27 Aralık 2019 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2019 |