Our study has been prepared based on that in the case that intervening party in criminal procedure is also person within the scope of article 45 of criminal procedure code, intervening party whether using right of refraining from testimony. In this context, firstly notions of victim, intervening party, witness have been mentioned; later, provisions of witness have been explained as obligations and rights of witness in detail. Refraining from testimony arising cosinage is one of the reasons of refraining from testimony within the scope of rights of witness. In this context, in case that intervening party within the scope of article 45, the problem of intervening party whether the used right of refraining from testimony has appeared. In our article, discussed how to evaluate matters of the one hand intervening party who claiming punishment of defendant thereby attitude to defendant and in this context acquisition of intervening party capacity, on the other hand the right of refraining from testimony that enable specific persons to not make statements against defendant as same capacity. Also,the subject has been examined composed of the procuding an offense and aspersion, especially have made an assessment about offender of perjury. In addition to this, in the face of the right of posing direct questions within the scope of article 201 of criminal procedure code is stranger to our law tradition and culture and in practice, not to applied this establishment by judges, mentioned that the potentional problem of right of defence in the context of fair trial.
Testimony Participant Witness’ right of refusal to testify Slander Baseless allegation to ask questions directly
Çalışmamız, müdafii olarak katıldığımız bir yargılama sürecinde ortaya çıkan ceza yargılamasında katılanın, aynı zamanda CMK m.45’te öngörülen kişilerden biri olması halinde, tanıklıktan çekinme hakkını kullanıp kullanama- yacağı sorunundan yola çıkılarak hazırlanmıştır. Bu kapsamda öncelikli olarak mağdur, katılan ve tanık kavramlarına yer verilmiş; daha sonra ise ceza muhake- mesinde tanıklığa ilişkin hükümlere, tanığın yükümlülükleri ve hakları ayrımı- na gidilerek ayrıntılı olarak değinilmiştir. Tanığın hakkı kapsamında değerlendirilecek olan tanıklıktan çekin- me hakkının sebeplerinden birini akrabalıktan kaynaklanan çekinme halleri oluşturmaktadır. Bu halde, katılanın CMK m.45’te öngörülen kişilerden biri olması halinde ise tanıklıktan çekinip çekinemeyeceği sorunu ortaya çıkmak- tadır. Makalemizde, katılanın bir taraftan sanığa yönelik isnatlarda bulunarak cezalandırılmasını talep etmesi ve bu kapsamda katılan sıfatının kazanılması, diğer taraftan ise “belirli kişilere sanıkların aleyhine beyanlarda bulunmama” olanağını sağlayan tanıklıktan çekinme hakkını yine bu sıfatla kullanmasının nasıl değerlendirilebileceği hususu tartışılmıştır. Konu ayrıca suç uydurma ve iftira suçunun oluşması bakımından da irdelenmiş, özellikle de yalan tanıklık suçunun failliği bakımından ilave bir değerlendirme yapılmıştır. Bunun yanı sıra CMK m. 201 kapsamında doğrudan soru yöneltme hakkının hukuk kültü- rümüze ve geleneğimize kısmen yabancı olması ve uygulamada hakimlerimizin bu müesseseyi gereği gibi işletmemeleri karşısında, savunma hakkının olası so- runlarına da adil yargılanma hakkı bağlamında değinilmiştir.
Tanıklık Katılan Tanıklıktan çekinme hakkı İftira Suç uydurma Doğrudan soru yöneltme
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Konular | Hukuk |
Bölüm | Makaleler |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 1 Aralık 2013 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2013 Cilt: 19 Sayı: 2 |